HABER MERKEZİ- Kemal Söbe’nin Kaleminden:
Kobane Direnişi Ortadoğu Gericiliğini Yenilgiye Uğrattı, Yeni Bir yaşamın Mümkün Olduğunu Ortaya Koydu
Arap Baharıyla gelişen halk direnişleri Kobane’de zirveye çıktı, binlerce yıllık devletli-sınıflı sistemin temellerini sarstı ve yeni bir yaşamın gelişebileceğini göstermiş oldu. Arap ülkelerindeki direnişler, sadece köhnemiş iktidarları devirdi ama statükonun köklerini sarsamadı, yeniye giden yolu ortaya çıkaramadı. Kobane direnişi ise elli yıllık bir özgürlük kavgasının temelleri üzerinde gelişti. Arap Baharı bazı fırsatlar ve imkânı ortaya çıkardı. Kobane direnişi halkların birleşik mücadelesinin gelişebileceğini, kardeşliğin olabileceğini ve Demokratik Ulus Manifestosu’nun, halkların tek kurtuluş yolu olduğunu kanıtlamış oldu. Binlerce yıllık devletli ve sınıflı sistemin ve Ortadoğu gericiliğinin en tortu-vahşi ve barbar tohumları olan DAİŞ vahşetini Kürtler yenilgiye uğrattılar.
Ancak Önder Apo’nun derin ideolojik çalışmaları-analizleri ve PKK öncülüğünün geliştirdiği mücadele, devletli sınıflı sisteme alternatif olmayı ve statükoyu darbelemeyi sürdürüyor. Ortadoğu’da, devletler, Türkiye başta olmak üzere, faşizmle ve şiddetle varlıklarını sürdürebiliyorlar. Önder Apo, binlerce yıllık devletli-sınıflı sistemi sadece mahkûm etmekle kalmadı, alternatifini de geliştirmeyi başardı. Demek ki devrimci mücadelede doğru ve köklü bir devrimci önderlik, başarıda sonuç alma bakımından önemlidir. Özgürlük Hareketi dışında, Ortadoğu’yu, ideolojik olarak sarsabilen, devlet aygıtını parçalayabilen başka bir devrimci hareket bulamıyoruz. Bundan dolayı Özgürlük Hareketi, bütün Ortadoğu halklarının hareketi olmaya başladı. Bu yönüyle, Kobane direnişi, halkların birlik olduğu ve enternasyonal devrimci rüzgârın estiği bir direniş alanı oldu. Dünyada kalbi devrimden yana olanlar adım adım Kobane’ye aktılar ve aslında sadece DAİŞ barbarlarına karşı değil insanı kemiren kapitalist sisteme ve onun koruyucu gücü olan devlete karşı savaştılar.
Çünkü DAİŞ barbarları, başta Türkiye’deki gericiliğin ve Kürt düşmanı rejimin ve Ortadoğu’da gerici siyasal İslam’ın desteğiyle Kürtlerin üstüne sürüldüler, kullanıldılar ve yenildiler. DAİŞ’in yenilgisi, Kobane düştü düşecek diyenlerin yenilgisini hızlandırdı ve Türkiye’deki AKP dinci faşizan rejimini kökünden sarstı. AKP-MHP faşizmi sadece faşizmle ve şiddetle ayakta kalmaya çalışıyor ve varlığını Kürtleri soykırımına bağlamış. Ancak Kürt Gerillasının büyük direnişi ve Önder Apo’nun yarattığı devrimci ruh Türkiye’deki devlet şahsında, binlerce yıllık devlet aygıtını parçalıyor. Hizmet ve siyaset diye toplumlara, devlet medyası tarafından empoze edilen sömürü, zulüm, sahtelikler, yalanlar tek tek yıkılmaya başlıyor. PKK ahlaki-politik toplumun temellerini ve hakların kardeşliğini geliştirmeyi, Önder Apo’nun çabalarıyla başardı. Kobane direnişi büyük bir devrimin temellerini attı ve binlerce yıllık devletli-sınıflı sisteme, Ortadoğu’daki son temsilcilerine uzantılarına gereken ideolojik dersi ve terbiyeyi vermiş bulunmaktadır. Kobane direnişi halkların buluştuğu bir devrim şöleni oldu.
Kobane direnişi, bütün Kürtleri ulusal temelde birleştirdiği kadar halkları da devrim noktasında bir araya getirdi. Büyük enternasyonal katılımlar oldu. İşte Dünya Kobane Günü’nün önemi halkların enternasyonal devrimci ruhunun ortaya çıkmasındadır. Kobane enternasyonalizmin kalbinin attığı bir yerdir. Kobane tarih haline geldi, halkların kurtuluş ışığı oldu. Rojava’da kurulan yeni yaşam düzeni yeni bir yaşamın kurulabileceğini dosta ve düşmana gösterdi. Demek ki başka bir dünya ve yaşam mümkünmüş. PKK ve Önderlik, bu mücadelede imkânsızı gerçekleştirdi diyebiliriz. Çünkü her türlü gerilikle iç içe geçirilmiş ve iliklerine kadar parçalanmış Kürtleri, halkları ayağa kaldırmak ve yeniye çekmek, devrimcileştirmek imkânsızı gerçekleştirmek gibi bir şeydir. Devrimin en zoru Kurdistan’da gerçekleşti ve bu devrim çok köklü olacak. İnsanlık, kendi ayakları üzerinde tekrar özgür olarak doğuyor. Mezopotamya’da insanlık yeniden doğuyor…