BEHDÎNAN – Komalên Ciwan Koordinasyonu yazılı bir açıklama yaparak komplocu güçler olan 15 Şubat Komplosunda yer alan, ABD, İsrail, İngiltere tüm hegemonik ve komplocu güçler şiddetle kınandı.
Açıklamada, “Komplonun başlangıcından bugüne kadar, Kürdistan genelinde ve yurt dışında bu gün “Roja Reş” olarak kabul edilmiş ve başta kadınlarımız ve gençlerimiz olmak üzere halkımızın amansız mücadelesi ve direnişi ile tarihi bir ana damgasını vurmuştur. Özgürlük Hareketi militanları da aynı şekilde bir fedakarlık ruhuyla düşmanın üstüne giderek, düşmanın kalbinde ve zihninde kendilerini patlattılar. Kürdistan gençliği, bu uluslararası komplo karşısında ateşten bir çember olup, düşmanın üzerine öfke yağdırdı. Bunun yanında Önder Apo’ya karşı gerçekleştirilen 15 Şubat uluslararası komplo karşısındaki duruş, tüm yıllarını, tüm anlarını direnişle, mücadeleyle doldurmuştur. “Güneşimizi Karartamazsınız” sloganı altında, eylemleriyle bu sürecin sembolü haline gelen ve yolumuzu aydınlatan büyük fedakarlıklar ve büyük şehitler verildi. Halit Oral, Aynur Artan, Selamet Menteş, Viyan Soran ve bu sürecin özverili gençleri Mustafa Malçok, Ebumuslim Doxan, Nazelin Korkut ve Evrim Demir şahsında bu sürecin tüm şehitlerini saygıyla anıyoruz. Hatıralarının önünde saygıyla eğiliyoruz ve amaçlarını gerçekleştirme sözü veriyoruz.
HERKESTEN ÇOK KÜRDİSTAN GENÇLİĞİ KOMPLOYU SORGULAMALIDIR
Önder Apo’nun çıkışıyla, Kürdistan’da ve dünyada değişimler yaşanmış, tüm halklar için kazanımlar ilerlemiş, tarihe renk katmıştır. Onlarca devletin Önder Apo’nun etrafında toplanıp Önderimize karşı böylesine talihsiz (kalleşçe) bir oyunu geliştirmesinin nedenini anlamak, özellikle geçen 23 yılın sonrası Kürdistan gençliği için gereklidir. Önder Apo’ya yönelik bu komployu herkesten çok Kürdistan gençliği sorgulamalı, cevabını bulmalı, yaşamını ve mücadelesini buna göre düzenlemelidir. Bu güçler komplocu oldukları için, Kürt halkı çaresiz kaldı, soykırıma uğradı ve hep büyük acılar içinde yaşadı. Önderliğin bu zihniyet karşısındaki çıkışı, tarihin akışını değiştirmiş ve Kürt halkına yeni bir dirilişi yaşatmıştır. Önder Apo’nun çıkışıyla, Kürdistan’da sosyal, kültürel, askeri ve ideolojik devrim gerçekleşmiştir. Yıllardır halkımıza karşı yürütülen ve kimsenin karşı koyamadığı bu politika boşa çıkarılmış ve ortadan kaldırılmıştır. Elbette Önder Apo, sadece Kürt halkı için değil, tüm mazlum halklar için bir özgürlük çizgisi oluşturmuş ve mücadelenin doruğuna ulaştırmıştır, özgür yaşam nasıl yaşanır, özgür yaşam biçimi ve halkın fedailik çizgisini inşa etmiştir. Bunu da muazzam çabalarıyla emsalsiz ideolojik, siyasi ve askeri mücadelesini gerçeğe dönüştürmüştür. Bu yüzden Komplocu güçler, Önder Apo’nun çıkışını ve varlığını kendileri için en büyük tehlike olarak görmüştür. Bu yüzden Önder Apo, tarihte eşi benzeri olmayan yüzyılın komplosu ile karşı karşıya kalmıştır.
GENÇLERİN KOMPLOCULARA KARŞI YÜREĞİNDEKİ VE BEYNİNDEKİ KİN VE ÖFKE KOMPLOYU TERS YÜZ ETTİ
Açıklama şöyle devam etti :
Komplo’nun üzerinden geçen bu 23 yıl, Kürdistan’daki genç, kadın, halk ve bütün dünya için de rahat geçmedi. Önder Apo’nun yakalanması ve İmralı’daki tecrit ve işkence sistemi, büyük acılar ve iyileştirilemeyecek derin yaralar açmıştır. Öte yandan, komplocu güçler bir miktar sonuç alsa da, Önderliğin 1999 sonrası İmralı’da geliştirdiği direniş, komplocu güçleri şoke etti ve hayrete düşürdü. Belki de halktan bazıları bunu ummuyordu ve beklemiyordu, zaten Önder Apo kendisi şöyle söyledi; Bu kolay bir direniş değil. Ama Önder Apo bunu geliştirdi ve İmralı’yı sadece Kürt halkının değil tüm dünyanın özgürlük sığınağı haline getirdi. Tabut olarak tanımlanan İmralı, kadınların, gençlerin ve tüm Kürdistan halkının özgür düşünce kaynağı oldu ve kadınlar, gençler ve tüm Kürdistan halkı için özgür fikirlerin kaynağı ve kurulduğu okul oldu. Önder Apo, mevcut şart ve koşulları hiçbir zaman direnişe bir engel olarak kabul etmedi.
Düşman Önder Apo’yu etkisizleştirmek, Kürdistan Özgürlük Hareketini tasfiye etmek, Kürt ve Kürtlüğe dair ne varsa yok etmeye çalıştığı zaman Önder Apo geliştirdiği direniş ile komploya karşı yürütülen mücadele sürecinin karakteri oldu. Bu bilinçle, gençliğin akıl ve kalbinde komplocu güçlere duyulan kin ve öfke büyük bir mücadele gücü olmuştur. Dolayısıyla, uluslararası komplonun yıldönümüne girerken öncelikli rol Kürdistan gençliğinin omuzlarına yükleniyor.
Düşman Önder Apo’yu etkisizleştirmek, Kürdistan Özgürlük Hareketini tasfiye etmek ve Kürt ve Kürtlüğe dair ne varsa yok etmeye çalıştığı zaman Önder Apo geliştirdiği direniş ile komploya karşı yürütülen mücadele sürecinin karakteri oldu. Bu bilinçle, gençliğin akıl ve kalbinde komplocu güçlere duyulan kin ve öfke ile komplo sonuçlari değiştirmemiş ve gençlik de büyük bir mücadelenin gücü olmuştur. Dolayısıyla, uluslararası komplonun yıldönümüne girerken öncelikli rolle Kürdistan gençliğinin omuzlarina en öneml sorumluluk yüklenir. Nasıl ki, ilk aşağılamayi kadın ve erkek üzerinde deniyor. Önder Apo bir bir başkaldiri ve çıkış ı burda başlattı.Bundan dolayi, Önderlik bu çıkışı gerçekleştirdigi zaman özellikle Kürt gençleri için yeni bir çağına başlangici oldu. Çünkü hiç bir paradigma ideolojide gençlik ve kadınlarin öncülüğü bu düzeyde tanımlanmamiş ve öncülük rolü ve misyonu verilmemişti. Kapitalist sistem işkence ve İmralı’daki tecrid ile Önderliği sınırlandırmak istedi, ancak ortaya çıkan tek sonuç bu sistemin çaresizliğidir. Bu direniş tüm Kürdistan gençliğinin kendisine esas alması gereken bir ölçüye dönüşmüştür. Gençliğin her zamankinden daha fazla Önderlik ile yaşamalı, onu çizgisine sahip çıkmalı ve Önder Apo’nun “Ucunda ölüm dahi olsa değer ve ölçülerden taviz verilmez” tutumunu mücadelelerinin birinci perspektifi yapmalıdırlar.
Bakur gençliğinden Rojava’ya, Rojhilat’dan Başur, Mexmur, Şengal ve ülke dışındaki gençlere kadar, eğer mücadele etmek, direnmek ve özgürlüğü geliştirmek istiyorlarsa yönlerini Önder Apo’ya vermeli ve Önder Apo’nun zafer çizgisinde devrime öncülük etmelidir.
“KOMPLOCULARDAN İNTİKAM ALMAK İÇİN; WERIN CENGA AZADIYÊ”
Bugün Kurdistan gençliği daha fazla Önderliğe borçludur. Kürdistan gençliğinin Önder Apo’nun direnişine cevap olup layık olması gerekmektedir. 2022 yılını bir yeniden çıkış yılı olarak değerlendirelim; Kürdistan’ın her parçası bu rol ve misyon ile ayağa kalkmalı ve bu yılı zafer yılı yapmalıdır.
Bu yıl; zafer yılı, İmralı işkence tecrit sisteminin parçalanması yılı, İmralı duvarlarının yıkılış yılıdır. Önder Apo ile Kürdistan topraklarında özgürce yaşama yılıdır. Sadece Karagün olan 15 Şubatı değil, her günü komploya karşı mücadele günü yapılmalıdır. Her gün, komplocu ve hegemonik güçlerden hesap sorma günüdür. Önder Apo bugün İmralı’da bir ordu gibi tek başına bir direniş geliştiriyor ve her gün büyük bir savaş veriyor. Kürdistan gençliği de komplonun 24. yılında mücadelesini bu şekilde değerlendirmeli ve özgürlük savaşına katılmalıdır. Her gencin bu savaşı önce kendinde başlatması gerekiyor, sonra çevresini örgütlemeli ve eylem içerisinde olmalıdır. Gare zaferinin yıldönümünde her yeri destan ve zafer alanı yapalım. Bu yılı faşit, işgalci ve katil Türk devletinin yenilgisinin son yılı yapalım.
“Dem Dema Azadiyê ye” hamlesini Önderliğin fiziki özgürlüğü ile taçlandıralım. 24. yılın bir kez daha komplo yılı olmasına izin vermeyelim. Önderliğin tarz, yöntem ve temposu ile bu yılı 15 Şubat komplosundan intikam alma yılı ve özgürlük savaşını büyütüp zafere ulaştırma yılı yapalım. Bundan dolayı , Kürdistan gençliğine bir kez daha sesleniyoruz: Komploculardan intikam almak ve Önderliğin fiziki özgürlüğünü gerçekleştirmek için “Werin Cenga Azadiyê.”