KONGRA-GEL, Maxmur Kampı’na saldırıyı sert bir dille kınayarak, uluslararası çevrelere ve Kürt halkına çağrıda bulundu.
HABER MERKEZİ – NÛÇE CIWAN
KONGRA-GEL Eş Başkanlık Divanı, Maxmur Kampı’na dönük saldırıya ilişkin, bugün yazılı bir açıklama yayımladı.
KONGRA-GEL’in açıklaması şöyle:
“Maxmur Kampını koruyan güvenlik birimine yönelik yapılan terörist saldırıyı nefretle kınıyoruz. Başta Maxmur Kampı halkı olmak üzere tüm halkımıza başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz.
‘BM VE IRAK HÜKÛMETİ ÜZERİNE GİTMELİ’
Bu saldırıyı yapanlar, her yerde Kürt halkının varlığına ve tüm değerlerine düşmanlık yapanlardır. Maxmur Kampı ve sakinleri BM’nin güvenliği ve sorumluluğu altındadır. Dün yapılan saldırıdan şu ana kadar BM yetkililerinden herhangi bir açıklama yapılmamıştır. Yine, Maxmur Kampı hava sahası Irak hükûmetinin sorumluluğu altındadır. Irak hükûmetinden de bir açıklama yapılmamıştır.
BM ve Irak hükûmeti bu konuda halkımıza ve kamuoyuna bilgi vermek ve meselenin üzerine gitmek zorundalar. Aksi takdirde yapılan saldırının sorumluluğu altında kalırlar. İçinde bulunduğumuz bu süreçte Türk ve Irak hükûmetleri arasındaki iş birliğinin, Maxmur Kampı saldırısına kadar uzanıp uzanmadığı netleşmelidir.
‘ABD’NİN DE SORUMLULUĞU VAR’
Maxmur Kampı sakinlerini DAİŞ ve diğer çetelere karşı koruyan güvenlik birimi saldırganların hedefindedir. Yani saldırı DAİŞ karşıtı ittifaka yapılmıştır. Bu anlamda saldıran çeteler de DAİŞ ittifakına destek verenlerdir ve DAİŞ karşıtı ittifakın uluslararası koordinasyonunu yapan ABD’nin de bu terörist saldırının üzerine gitme ve aydınlatma sorumluluğu vardır. Bu halkımızın ve çete saldırılarına karşı duyarlı olan kamuoyunun talebidir.
KÜRT HALKINA ÇAĞRI
Tüm halkımıza ama özellikle de Güney halkımıza çağrımızdır;
Maxmur Kampı halkımız sömürgeci Türk devletinin zulmüne karşı kahramanca direnen ve bütün imkânlarıyla halkımızın özgürlüğü için çok büyük fedakarlıklar yapan yurtsever demokratik bir toplumdur. Bu topluma sahip çıkmak, onlarla güçlü dayanışma içinde olmak yurtseverliğin en temel ahlaki görevidir.
Maxmur Kampına yönelik saldırının protesto edilmesi amacıyla her alanda yapacağımız eylem ve etkinliklerle halkımızın acil ve stratejik ihtiyacı olan ulusal birlik ve dayanışmayı güçlendirelim. Yurtseverliğin ve fedakarlığın sembolü olan Maxmur halkına sahip çıkma temelinde sömürgecilere karşı direnişi yükseltelim.”