HABER MERKEZİ
Bêrîtan, eşsiz güzelliği ile bilinen Herekol eteklerindeki Erkent köyünde doğar. Çocukluk yıllarını bu köyde geçirir. 1990 yılında düşman Kürdistan’ın köy ve kentlerine baskı yapmaya başlar.
Kürtlerin yurdu olan bu bereketli toprakların boşaltılması için her türlü politikayı uygular. Yurtsever olan, Kürt olmakta ısrar eden ve kimliği ile onurlanan insanlara baskı, zulüm ve işkence uygulamaktan bir an bile olsa vazgeçmez. Bêrîtan yoldaşın ailesi de diğer yurtsever halk gibi bu baskı, zulüm ve işkenceye maruz kalır. Babası düşman tarafından alınarak günlerce işkenceden geçirilir, tutuklanır, daha sonra bırakılır. Fakat düşman yine de peşlerini bırakmaz ve köylerini boşaltmaları için baskı yapar. Baskı ve tehditler karşısında daha fazla dayanamayan aile İskenderun’a göç etmek zorunda kalır.
Bêrîtan, bu zorbalığa karşı içten içe büyük bir öfke ve kızgınlık duyar. Köylerini terk etmelerini, köylerinin yakılmasını, boşaltılmasını, babasının alınıp işkencelerden geçirilmesini bir türlü kabullenemez. Başkalarının memleketinde geçirdiği her gün onun için bir işkenceye dönüşür. Yüreğindeki ülke sevgisine, özlemine hiçbir şekilde ket vuramaz. İçindeki duygular her geçen gün daha da büyür.
1990’lı yıllarda Kürdistan’da gelişen halk serhildanları, Türkiye metropollerinde yaşayan Kürt halkını da etkiler. Serhildan tüm Türkiye’ye yayılır. Bêrîtan yoldaş ve ailesi de bu etkilenmeyi yaşar. Serhildanlar sürecinde aktif rol oynayıp gelişen tüm eylemliliklerin ön saflarında yer alır. Yurtsever-devrimci özellikleri gün geçtikçe açığa çıkarak gelişim gösterir. Okul yıllarında mücadeleye olan ilgisi daha da artar. Düşmanın yarattığı baskı ortamı altında ulusal kurtuluş mücadelesine daha da bağlanır. Kentlerin vatandan, ulustan, mücadeleden, özgürlükten uzaklaştırıcı bir düşman tuzağı olduğunu, düzenin kurduğu yaşamın Kürdü bitirme amaçlı olduğunu bilince çıkarır. On altı yaşındayken bu ortama karşı savaş açarak Kürdistan topraklarına, özgür dağlara gitme kararı verir.
Bêritan yoldaş, 1993 yılında, doğduğu topraklara geri döner. Garisa alanında ARGK saflarına katılır. O dönem Garisa alanında savaş çok yoğun ve sıcaktır. Bêrîtan arkadaş çok yeni ve genç olmasına rağmen çok büyük bir moral ve coşku ile savaşın tam ortasında yerini alır. En büyük istemi olan özgürlüğü yaratma mücadelesine böylece ilk adımını atar. Böylece tarihin çarkını, halkların özgürlüğünden yana çevirmede onurla yer alır.
Katıldığı yılda Botan eyaletinin Besta alanında Mahsum Korkmaz Akademisi Botan Şubesi adıyla açılan eğitim devresine katılma şansını elde eden Bêritan yoldaş, bu eğitim sürecine büyük coşku ve öğrenme çabasıyla katılım sağlar. Eğitim devresinde parti, halk, ulus ve ülke gerçekliği konularında yüksek bir bilinç edinir. Ulusal kurtuluş siyaseti ve çözüm yolu hususlarında oldukça bilgilenir. Kürdistan’da soylu ve özgür yaşamın ancak yoğun bir mücadele ve savaşımla kazanılabileceği gerçeğine derinden inanır. Kürdistan’da partileşme ve ordulaşmanın Kürt halkı için yeniden dirilme ve yaşam bulma anlamını taşıdığını kavrar ve bu eğitim sürecinden aldığı büyük güçle pratik savaşım içerisine girer.
Botan eyaletinin dördüncü bölgesi olan Garisa alanındaki hareketli gerilla birliğine katılır. Görevlere büyük bir titizlikle yaklaşımı, eylemlere katılımdaki aktifliği, coşkusu, özgür kişiliğe ulaşmadaki yoğun çabaları ve heyecanı kısa sürede yoldaşlarının ilgi ve sempatisini çeker. Yoldaşlığa büyük değer veren, saygılı, sevgili yaklaşımı eksik etmeyen, sürekli moral kaynağı olmasını bilen Bêritan yoldaş, birçok olumlu özelliğiyle yoldaşları arasında saygı ve sevgiyle anılan, çekici, gelişen, geliştiren bir yaşam-pratik çizgisini izleyerek, bulunduğu her ortamda özgürleşen kadın kişiliğini temsil etmesini bilir.
Gelişmeye oldukça açık özelliklerinin, sıcak savaşım içerisinde birden boy vermesiyle ön plana çıkan Bêritan yoldaş, çok kısa zaman içerisinde manga komutanlığı görevine getirilerek gelişimi için önü açılır. Bu görevini yüksek bir sorumluluk duygusu ve titizlikle yapar. Yoldaşlarıyla ilgilenir, eğitir, savaştırır ve bunları yaparken her zaman yoldaşlarını korumayı esas alır. Hiçbir zaman tek boyutlu bir gelişimi esas almaz, kendisini sınırlamaz. Parti yaşamına dair tüm konuları anlamak, bilmek ve uygulamak ister. Bunun için de gelişim ve bilinç kazanmaya çok önem verir. Çok kısa bir sürede hem askeri hem de ideolojik olarak büyük bir gelişme gösterir. Kendi gelişimi kadar çevresinde bulunan yoldaşlarının da gelişimini önemser ve bu konuda her zaman yoldaşlarına yardımcı olur.
Parti Önderliği’nin engin çabalarıyla geliştirilen kadın ordulaşması, her kadın arkadaş gibi Bêrîtan yoldaş için de büyük bir moral kaynağı olur. Bir kadın olarak kendisine ve diğer kadın yoldaşlara olan inancı ve güveni daha da artar. Kadın ordulaşmasının ancak PKK çizgisinde militan kişiliğini geliştiren yoldaşlarla başarıya ulaşabileceğine derinden inanır. Bu yüzden attığı her adımı partileşme ilke ve esaslarını göz önünde bulundurarak atar. Parti ve ordu yaşamında edindiği her tecrübeyi yaşamsallaştırır ve sergilediği pratikle çelikleşen bir kişiliğe ulaşır.
1995 yılının Kasım ayında komutası altındaki bir mangalık güç ile birlikte Çaçê alanında keşif çalışmaları yürütürler. Keşif için konumlandıkları bir tepede düşmanın yoğun saldırısı ve ateşiyle karşılaşırlar. Binlerce düşman askerine ve yoğun teknik kullanımına rağmen, kadın gerillalar büyük bir kararlılık ve azimle düşmanla çatışır ve görkemli bir direniş sergilerler. Bu görkemli direnişte Bêritan yoldaş, komutası altındaki yoldaşların düşman çemberinden çıkması için büyük özveri, bağlılık ve cesaret örneği sergileyerek düşman mevzilerinin üzerine yürür. Bir şahin gibi mevziden mevziye saldırarak düşmana ağır darbeler vurur. Düşman, beklenmedik bu saldırı karşısında büyük bir paniğe girer. Geliştirdiği bu saldırı taktiği ile yoldaşlarının sağlam olarak çemberden çıkmasını sağlayan Bêrîtan, düşmandan bin yılların intikamını almak için durmadan çatışır. Kürdistan’ı ve Kürt halkını yok sayan, her gün halka işkence yapan, bereketli toprakları harabeye çeviren düşmandan intikam alıyor olmak Bêrîtan yoldaşın daha büyük bir hırs ve coşkuyla savaşmasına neden olur. Bu yüzden de hiç durmadan, aralıksız bir şekilde gün doğuncaya kadar düşmanla çatışır.
Günün aydınlanmaya başlamasıyla yoldaşlarının ateş desteğinde, çemberden çıkmaya çalışır, fakat düşman her tarafı çok sıkı bir şekilde tutmuştur. Yoğun bir saldırı altında diğer arkadaşlara ulaşmaya çalışan Bêrîtan yoldaş çemberden çıkamaz ve şehit düşer.
Şafak vaktinde güneşi bağrına basıp sonsuzluğa yol alan Bêrîtan, yoldaşlarının yüreğinde ve zihninde silinmez bir iz bırakır. Yoldaşları için kendi yaşamından vazgeçen ve bunun için bir an bile tereddüt etmeyen güzel yoldaşımız tarihin sayfalarına bir kahraman olarak geçmeyi başarmıştır.
Bêrîtan hevalin ebediyen özgürleşmesiyle doruklanan mücadele dolu anısı, her şafak güneşiyle Kürt kadınının özgürlük yolunu apaydın kılacak ve özlemi olan özgür bir vatana ulaşıncaya dek bu aydınlık hep sürecek.
Onun yarattığı değerlere her zaman sahip çıkacağımızı belirtiyor, onun şahsında tüm şehit yoldaşlarımızı anıyor ve bizlere emanet ettikleri bayrağı sonsuza dek taşıma sözümüzü yineliyoruz.
Yürüdü, seher esintisinde, tan ağartısında
Bir şahin olup atıldı
mevziden mevziye
Dokundu tetiğe ilk gün ışıltılarıyla
Binyılların intikam hırsıyla
Dikildi ayakları üzerine, şafak vaktinde
Kucakladı gün ışınlarını, aldı doyasıya yüreğine
Yol aldı özgür geleceğe
Bir top güneş olup doruklarda yansıdı
Yansıdı sönmezcesine
Mücadele Arkadaşları