HABER MERKEZİ
Delal Amed, evdeki adıyla Hülya Eroğlu 1974 yılında Amed’in Çınar ilçesinde doğdu. 1990 yılında Amed’de üniversite okurken Kürt halkına , kadınlara yapılan vahşi politikalara şahit olur. Bunlara şahit olduktan sonra yerini özgürlük saflarında almaya karar verir ve 1992 yılında özgürlük saflarına katılır.
1992-1997 yılları arasında Amed eyaletinde yerini alır. 1997 yılında Halklar Önderi Abdullah Öcalan’ın bulunduğu sahaya gider. Halklar Önderi Abdullah Öcalan’ın bulunduğu sahadan sonra Medya Savunma alanlarında görev alır. 1999-2003 yılları arasında Hezên Taybet komutanlığında görev alır. Daha sonra Dersim’e geçer. 2004-2008 yılları arasında buradaki gerillaların komutanlığını yapar.
2008’de tekrardan Medya Savunma alanlarına oradan da YJA-Star komutanlığında geçer. Aynı zamanda üst düzey sorumluluklarda yer almış, PKK Halk Savunma Merkezi komutanlığında da görev almıştır.
2017 yılında Botan’a geçer. 11 Kasım 2017’de Besta’da yaşanan bir çatışmada heval Delal 25 yıllık profesyonel gerillacılık hayatında ölümsüzleşir.
Şehit Delal pratiğiyle radikal duruşuyla düşmanın korkulu rüyası haline geliş, ideolojik ve boyun eğmeyen duruşuyla da kadınlara umut ışığı olmuştur.
Şehit Delal’i anlamak ve anlatmak en güzel onun kendi cümleleriyle olacaktır. Şehit Delal Amed 30 Haziran Zeynep Kınacı (Zilan)’nın şehadet yıl dönümünde verdiği röportaj ise şu şekilde:
KADIN ÖZGÜRLÜK ÇİZGİSİNDE SOMUTLAŞAN KURDİSTAN’IN ÖZGÜRLÜĞÜDÜR
Şehit Delal Amed 30 Haziran’da verdiği röportajında özgür kadın ve erkek gerçekliğinin mümkün olduğunu ve bunun en büyük kanıtı olarak da, Haziran ayında şehit düşen, Gûlan, Sema ve Zilan’ı örnek gösteriyordu: “3 kadın şehitlerimiz Gûlan, Sema ve Zilan arkadaşla zirveleşen ve kadın öncülüğünde Kurdistan tarihinin yeniden
yazılmasının da tarihi oluyor. Bu fedaice kahramanca direnişler kimisine göre ölüm anlamı da taşıyabilir ama öyle
değil bunu en yalın bir dille Zilan arkadaş ifadelendirdi. Kendisi büyük bir eylemin anlamlı bir yaşamın sahibi olmak istediğini belirtti. 30 Haziran bizim için büyük eylem günü anlamlı yaşam günü diğer arkadaşlar açısından da öyle. Gûlan arkadaş Önderlik üzerinde uluslararası komplo karşısında fedai eylem kararlılığını koyan fedai tarzı gerillacılıkta geliştiren kadın öncülüğüyle Apocu çizginin oturtulmasında öncülük yapan bir yoldaşımız. Sema Yüce yoldaş zindan da bedenini ateşe vererek eylemini gerçekleştirdi. Eylem biçimi zindan koşullarında belki bunun ötesinde farklı bir cevap verilemezdi. Eylemi yaptığı zaman ve mekan önemliydi. Zindan da hareketimizin özgür yaşam çizgimize dayatılan tasfiyecilik karşısında nasıl eylem sahibi olunması gerekir nasıl duruş sahibi olunması gerekir bunun eylemini koydu. Küllerinden kendisini yeniden yaratmanın eylemiydi düşmanın bir bütün üzerimizde yarattığı kirlilikten kendisini nasıl temizler birazda bunun adresi oldu heval Sema. Zilan arkadaşta bunların zirvesi fedailiği artık en doruk noktaya ulaştığı ve artık kadın özgürlük çizgisinin de somutlaştığı Kurdistan’nın özgürlüğü, Kurdistan’da özgür kişiliğin yaratılması özgür kadın ve erkeğin yaratılması ancak kadın özgürlük çizgisinde mümkün olabilir.”
ZİLAN’LARDAN ARİN MİRKAN’LARA
O günlerde yeni yeni tohumları yeşermeye başlayan Rojava Kurdistan’ı ve Kuzey Suriye devrimine dair ise şunları söylüyordu: “19 Temmuz 2012 tarihinde Rojava özgürlük devrimi gelişmişti. Gerek Türkiye gerek dış güçler açısından Kürt halkının Rojava Kürdistan’ında kendi demokratik özerk statüsüne kavuşmasını hazmedemediler bu nedenle farklı güçleri devreye koyarak sürekli bir saldırı içerisinde bulundular. Başta Kobanê olmak üzere tüm Rojava’da büyük bir direniş sergilendi. Elbetteki bu YPJ öncülüğünde gelişti Arin Mirkan’lar öncülüğünde gelişti eğer Arin Mirkan’lar böylesi bir direnişe öncülük etmişse bu elbette ki Zilan arkadaştan öğrendikleriyle ve Zilan arkadaşın çizgisinin devamcısı olmakla bu düzeyi ortaya çıkardılar.”
‘KURDİSTAN DEVRİMİ TÜM DÜNYA HALKLARININ DEVRİMİDİR’
Şehit Delal Amed Rojava Kurdistan’ı devriminden ve bu devrimin artık dünya halklarının devrimi olduğundan bahsediyordu: “Rojava Kürdistanı’nda oluşan bir siyasi statü var. Bu devrim tamamlandı anlamına gelmiyor. Bunu hazmedemeyen güçler başta Türkiye olmak üzere elbette bir yönelim içerisine girecekler en son iki üç gün önce Kobanê’de gelişen saldırılarda bunu çok bariz bir şekilde ortaya koydu. Sivil halklarımız katledilmek istendi, DAİŞ eliyle yapılmak istendi. DAİŞ’in Ortadoğu da ne yapmak istediği nasıl vahşet uygulamak istediği zaten herkes tarafından biliniyor. Fakat şu çok açık ki bazı güçler biz değiliz Türkiye gibi güçler, bizim alakamız yok ama görüntüler elimizdedir nereden çıktı peki nereden biliyorlar hangi güçler nereden çıktı nasıl böyle hazır görüntüler elde ettiler. Bu çok açık şunu ifade ediyor ki kendileri de bizzat bu işin planlayıcısıdırlar, bu işin içindedirler bu şunu gösteriyor ki bu bir bütün dört parça Kurdistan’da sergilenen çok büyük bir direniş var. Zilan arkadaş çizgisinde bir bütün Haziran ayı şehitlerimiz çizgisinde kadın öncülüğünde gelişen büyük bir kahramanlık düzeyi var. Bununla beraber mücadelemiz artık devrim aşamasına gelmiş bulunmakta. Kürdistanda artık devrim aşamasını başarıya ulaştırmak hepimiz açısından başta biz YJA-Star militanları olarak bunun öncülüğünü yapmak kadar halkımıza düşen görevler var. Kadınlara düşen görevler var gençliğe düşen görevler var bir bütün Kürt halkı başta olmak üzere. Kurdistan devrimi sadece Kurdistan’ın özgürlüğünü de getirmeyecek tüm demokratik halkların özgürlüğüne de öncülük ediyor durumda bu anlamda diğer demokratik kesimlere de çok önemli görevler düşüyor.”
‘BAŞTA KADINLAR OLMAK ÜZERE GENÇLİK MÜCADELEYE SAHİP ÇIKMALIDIR’
Şehit Delal Amed, Rojava Kurdistan’ında gerçekleşen devrimin kendisiyle birlikte getireceği saldırıları o günlerde görmüştü gençliğin ve kadınların buna karşı fedai çizgi de direnmesi gerektiğine dikkat çekiyordu.
Şehit Delal, “Fedai çizgide gelişen mücadelenin bu aşamaya varmış olmasıyla birlikte şunu da çok iyi bilmemiz gerekir ki saldırılarda çok yoğunlaşacak. Bu saldırılar karşısında kendimizi savunma en başta mevcut güçlerin saldırı hedefide kadınlar oluyor. Örneğin; DAİŞ en fazla kadınları hedef aldı. Şengal’de kaç kadınımız onların elinde hangi pazarlarda nasıl külece satılıyor bunlar hala açığa çıkmış bile değil. Bu vahşete karşı başta kadınların kendilerini savunabilmeleri için tercihlerini doğru yapmaları gerekir. Bu konuda YJA-Star öncülüğünde gelişen artık Kurdistan dağlarında kadının kendini geliştirebilme imkanı var. Kadının artık kendini savunabilecek düzeye getirmesi için oldukça imkanlar var. Çağrım odur ki başta kadınlar olmak üzere tüm gençlik bu mücadeleye sahip çıkmalı devrim mücadelesini başarıya götürürken onlarda kendi yerini almalı. Kadınlar kendi güvenlikleri için ve kendi özgürlükleri için özgür yaşama kavuşmaları için tercihlerini gerillaya katılımı yanından yapmalılar.”
NC/Berçem Roza