HABER MERKEZİ –
“Halk Apocuların ne söylediklerine değil nasıl yaşadıklarına bakarak bağlandı.” Reberti
Kürt halkının fedailer ocağı HPG’nin efsanevi komutanı Murat Karayılan’ın son açıklamaları Kürt halkının vicdanında büyük bir yankı uyandırdı. Kürt halkının bu özgürlük ruhu asırlık çınarının halkına, davasına olan sarsılmaz iradenin davudi sesi suskun vicdanları ölümcül bir şoktan çekip çıkardı. Koca direniş tarihinin dünü, bugünü ve yarınları bu davudi iman ve inanç sesinde yeniden belirgin bir somutluk kazandı. Süreklileştirilen Kürt soykırım konseptini paramparça eden Apou efsanevi fedailiğin iddasını bir kez daha ortaya koydu. PKK zihniyetinin yaşamla buluşan bu fedailik ruhunun inancı ve zaferi sese dönüştüren isyan çağrısı ölü vicdanları bile diriltti. Vicdanı olanın tüylerini diken diken eden bu inanç bilgesi ve Kürt direniş abidesi herkesi yeniden düşünmeye sevk etti. Adeta devrimin yarattığı bu inanç ve iman skalasında bizim süreç karşısındaki duruşumuz neye tekabül ediyor dedirtti?
Hakikat vakurluğunda bu KDP işbirlikçi ihanetine gösterilen devrimci refleksin tarihsel derinliğini iyi bilmek ve bilince çıkarmak gerekiyor. KDP ihanetçiliğini Lozan- Skay-Pickos’un olduşturduğu kriz dengeleri üzerinden yeniden tarihi bir bellekle okumak gerekiyor. Şuan KDP Hewlêr’de son bir haftadır ABD-AB ve İngiltere ile derinlikli pazarlıklar içerisinde. TC’nin işgaline ve soykırımına diplomatik meşruiyet kazandırmak için varını-yoğunu ortaya koyuyor. YNK’yi de bu pazarlıklara dahil etmek için bu güçleri de bir baskı aracı olarak kullanıyor! Sahte milliyetçilik ve bazirgan talancı dincilik ittifakı Kürün demokratik uluslaşması karşısında barbarlaştıkça çirkinleşiyor.
Herkesin anlaması gereken hakikat ise şudur; ihanet nesil dahi Kürt halkından gasp ettiklerinin hesabını mutlaka ama mutlaka vereceklerdir. Kürt tasfiye konseptinin ihanetçi pazarının değirmenine su taşıyan beyaz Kürt elitisleride artık Kürt gençliğinin intikam yasalarına tabidirler. Kutsalın ve lanetlinin düellosunda tarihi bir hesaplaşma takvimi işliyor. Demokrasi maskeleriyle ve liberal söylemlerle tasfiyeyi onaylayan anlayışın kendisi bunun bedelini artık ödemelidir. İhanet damarı Kürdistan’da kesip atılmalıdır, onun yaşamasına izin verilmemelidir.
Faşizm bu devrim sürecinde olabildiğince manipülasyonlarla zamana oynuyor. Kürt işbirlikçiliğine zaman kazandırmakla hedeflenmek istenen nedir acaba? Asıl buna derinleşmek gerekiyor. Faşizmin tüm stratejileri zaman kazanma üzerine kurulu. Sahadaki aktif stratejik operasyonları bu zaman aralığını yaratmaya dönüktür. Bununla Kürdistan demokratik devriminin ve Kürt halkının yeni doğuş şafağı karartılmaya çalışılıyor. Zamanın ruhuna göre kendisini stratejik ve taktik açıdan yenileyen PKK karşısında geliştirilen manevraların amacı iyi biliniyor. Kürt halkının bu doğru öncülüğe inanç tazelemesinin önü alınmak isteniyor. İnançsızlık ve umutsuzluk yaratmaya dönük kirli senaryolarla zaman kazanmaya çalışıyorlar! Kuzeydeki sessizliği bir teslimiyete yorumlayan düşman ve işbirlikçileri cesaretlerini bu sesizlikten alıyorlar. Kuzeydeki sessizlik bitişe yorumlanıyor. İşgal, ilhak ve kayyumlarla desteklenen bu yönelim, şiddeti ve korkuyu bir sindirme aracına dönüştürüyor. Faşizm bununla kendisine ve yandaşlarına sahte bir cesaret aşılıyor. Kürdün tarihsel zaaflarını iyi biliyor ve kullanıyor düşman. Oysa dipten gelen dalgayı okuyamıyor bile!
Sayın Murat Karayılan’ın Kürt ulusal kurtuluş seferberlik çağrısına denk herkesin kendisini çözüm gücü haline getireceği, kendisini devrim içinde göreceği bir vicdan ayaklanmasının her yerde bir eylemsellik kazanması büyük zaferi dahada yakınlaştırır. Devrim zamanlarındayız devrimin dili, üslubu ve Gerillanın efsanevi direniş pratiği Kürt halkına düşmanı yenebileceği inancını aşıladı. Sonsuz olasılıklar Partisidir PKK. İmkansızı yaratma ve bunu başarma iddasıdır. Kürt halkının politikleşen devrimci ruhu ayağa kalkarsa bu büyük oyunu rahatlıkla bozar. Kürt halkını hem içte bir iç savaşa çekmek hemde Türk-Kürt iç savaşını çıkarmak için tüm hazırlıklar yapılmış durumdadır. PKK bu oyunu boşa çıkarmak için büyük mücadele yürütürken, KDP bu oyuna Kürt halkının karşı çıkmasına rağmen kendi rızasıyla katılıyor. Kimi Türk MİT’i kontrolündeki sözde “Kürtçü” ve “Kürt dostu Aydın” rolündeki Kürt iç savaşını çıkartmak için görevlendirenlere dikkat etmesi gerekiyor. KDP sadece kendisinin değil tüm Kürt halkını ateşe atıyor. KDP’yi artık KDP’den kurtarmak gerekiyor. Tüm Kürt halkının KDP’yi bu intihardan caydırması Kürdistanlı olmanın en temel görevidir.
Sayın Karayılan’da açıkladı; TC soykırım konseptini uygularken bile PKK karşısında yenilgi üstüne yenilgi aldı ve almayada devam ediyor. Ateşkes için sayısız aracıyı devreye koydu. Hiç mi insan düşünmez PKK’den ateşkes isteyen TC’nin yenilgiyi aslında kabul etmiş olduğunu. Hala yenilgi üstüne yenilgi yaşayan bir güçten medet ummak gaflet ve ihanet değilde nedir? Bu zafer pratiğinin Kürt Ulusal Birlik çağrısı neden dikkate alınmıyor? Bir tavizimiz olacaksa kardeşimize olsun düşmanımıza değil diyen Kürdistan fedailiğine neden sırtından hançerlemek bir cevap olsun ki? KDP Kürt halkı ve davası karşısındaki herkesle dost oluyor fakat Kürt halkını ve Kürdistan’ı soykırıma karşı fedaice koruyan PKK’ye de düşmanlık etmek için her fırsatı kullanıyor. Ame PKK, KDP’nin yaratmaya çalıştığı “Anti Kürt savaş konseyini” dağıtmakla kalmıyor. Askeri başarılarına Küresel ve bölgesel ölçekte yürüttüğü diplomatik zaferleride ekliyor. Bölgesel ve küresel denklemde sorun çözücü bir aktör olarak yeni bir vizyon yaratıyor. KDP bunu gördükçe kuşatılacağını ve tasfiye edeceğini sandığı PKK’nin aslında kimleri ve çıkarlarını kuşattığını da hayretle görüyor. PKK dostça ve kardeşçe ısrarla KDP’ye tövbe kapısı açık hatadan dön diyor!
Kısa bir not düşelim: Bizim gibi insanların devrime olan diri inancını ve coşkusunu yazılarında “propaganda yapıyorlar- tarafsız değiller” suçlaması ve imasını getiren kimi elitist çevrelerede şunu söylemek isterim; Koşullar ne olursa olsun Önderliğe, paradigmasına, devrime canını katık yapanlara iman etmeye devam edeceğiz. Onların sahadaki mücadele ruhunu taşıma ve taşırma iddiasına sahip olacağız. Elitist payelerde ve mevkilerde hiç bir gözümüz yok! Bizler bu devrime sonuna kadar inanıyoruz ve bu savaşta davamızdan yana tarafız! Tarafsızlık ve ikirlikçi ruh hali sahiplerinin olsun!
Serdem Amed