HABER MERKEZİ – Kürtler yüzyıldır bir isyan halinde olsalarda, bu isyanın son 25 yılı ulusal isyan olarak değerlendirilir. Seksen-yüz yıl önceki isyanlar ulusallık adına olduysada daha çok dar ve aşiretseldi. Aşiret temelde ve parçalı olan isyanlar bir yıl bile sürmedi bitti, bastırıldı. Modern Kürt ulusal hareketi tabiki kırk yılı geride bıraktı. Ancak ilk yılları grup oluşumu, partileşme ve direnişe geçme şeklinde oldu. Özgürlük Hareketi’nin ulusal temelde kitleselleşmesi, direnişe geçtikten sonra adım adım gerçekleşti. Mücadelenin ilk yılları, Kürtlere güç ve cesaret verme, düşmandan korkmama, canı pahasınada olsa, kendi değerlerine ve kimliğine sahip çıkma şeklinde oldu.
1990’lı yıllar, artık mücadelenin kitlesel hale gelmeye başladığı ve düşmana ağır darbe vurmaya başladığı ve yasal zemindede mücadele imkanlarının ortaya çıktığı zamanlardı. Bu yıllar aynı zamanda özel savaş rejiminin hiçbir savaş hukuku ve kuralı tanımadığı yıılar olup, binlerce köyün yakıldığı ve milyonlarca Kürt insanının topraklarında sürüldüğü yıllar olarak tarihe geçti. Kürtler büyük bedeller vererek yıllarca süren ve hala devam eden büyük bir ulusal önderlikle direnerek kendilerini var ettiler. Kürt yoktur diyenler, diyemez hale getirildiler, sözde ve taktik amaçlı olsada, Kürt sorununun çözümünden bahsetmeye başladılar, açılım, çözüm, süreç demek zorunda kaldılar.
Özgürlük Hareketi uzun yıllara dayalı büyük bir mücadeleden sonra, Kuzey Kürtlerinin yanı sıra, Güney, Doğu ve Rojava Kürtlerinide ulusal bir çatı altında birleştirmeyi başardı. Bütün Kürdistan parçalarında Kürt gençleri kadını ve erkeğiyle mücadele alanlarına akın ettiler. Özellikle son on yılda bütün Kürtler uluslaşmada büyül bir devrim gerçekleştirdiler. Kürtlerin, inkar siyasetine vurdukları en büyük darbe, tabiki ulusal bilinç ve ulusal birlikti. İnkar siyaseti en çok, Kürtlerin ulusal bilince sahip olmasından ve ulusal birlikten darbe almıştır. Kürtler ulusal bilinç ve birliğe sahip oldukça, inkar siyasetinin onlarca yıl, Kürtler üzerinde yarattığı korku duvarları tek tek yıkıldı, inkar siyaseti her yerde darbe üstüne darbe yedi.
Kürtlerin kırk yıla dayalı ulusal direnişi, artık dünya aranasında ses getirmeye ve dünya halkarından destek almaya başladı. Kürtler dünyaya seslerini duyurdukça, inkar siyaseti uluslararası alanda yalnızlaştı ve inkar siyasetini sürdüremez hale geldi. Kürdistan’da ve Kürtlerin hafızasında artık siyaseten biten inkar rejimi, gelinen noktada kendi varlığını sürdürmeyi ve eski etkisini tekrar sağlamayı askeri operasyonlara bağlamış durumda. Siyaseten biten bir rejimin, askeri olarakta daha fazla dayanamayacağı ve tam olarak bir yıkılışı yaşayacağı ortadadır. İmkanların kıt olduğu ve halkın ulusal bilince ve birliğe sahip olmadığı koşullarda bile, mücadeleyi bitiremeyen inkarcı güçlerin, ulusal birliğin ve bilincin, ulusal ordulaşmanın gerçekleştiği günümüzde, inkar siyasetini sürdürmesinin imkanı ve olanağı kalmamıştır. Yeni yılda Kürtler yeni bir hamleyle, 2020 yılını zaferle taçlandıracaklar, ulusal demokratik devrimi gerçekleştirecekler.
Kemal SÖBE
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi