BEHDINAN
Burası özgür Kürdistan dağları.
Burası tüm çirkinlikleri, sistemin var ettiği her şeyi, güzellik adı altında ki köleliği elinin tersiyle her şeyi itekleyip özgürlüğe koşanların yeri. Burası özgür yaşam, özgür bir nefes için, Kürt olarak, insanlık değerlerini hala koruyanlar olarak savaşıp, zalimlerin sunduğu zehirli şerbeti kusmaya niyetli olanların yeri. Bu yol onura gider, şerefe gider, itibara gider, özgürlüğün imanına gider. Aşkın ilk haline, sevginin ilk kutsallığına, dostluğun sarsılmaz ilk güven verici yaklaşımınıza, arkadaşlığın her şey olduğu ilk değerlere gider. Burası PKK’dir; hayali bile kurmaya korkulan yitik ve güzel Kürdistan için soluksuzca savaşanların yeridir. Kadının dönüp kendini aradığı, kendini bulduğu yer, her şeyi kaybettiği an’da her şeyi tekrar kazanmanın yolu PKK. Bu yol acılarla dolu, büyük yürek gerektirenlerin yolu. Bu yola yüreğini seren ve ilerleten gençlerin, genç kadınların yeridir PKK. Korkuyu öldüren genç yüreklerin ve beyinlerin yeridir PKK. Sarsılmaz bir umut ve inanç lazım böylesi savaşları yürütenler için…
Onların gözünde, onurlu ve ahlaklı olmadıktan sonra uzun ömürlü olmasına gerek yoktur yaşamın. Ve uzun bir yaşam için dua edip, bir dilekte bulunmazlar. Onlar doğru yolda olduklarını kavradıkça daha da seviyorlar bu yolu. Yüzlerce isimsiz kahramanın emeği var bu yolda. Değerleri yaratanların anılarına bağlı kalan kesimdir genç kadınlar. Sistemin dile getirirken; “dize getiremediğimiz, terbiye edemediğimiz, eve sokamadığımız, yola koyamadığımız” dediği kesimdir genç kadınlar. PKK’ye en bağlı kesim, bu sistemin en çok korktuğu varlıklardır.
Genç kadınların öncülüğünü üstlendiği, büyümesini sağladığı, gelişmesini sağladığı, özgür fedai Star’ın birliklerin ordusudur YJA Star. Ve bugüne kadar işgalci Türk ordusunun direnişini bastırmak için bildiği tüm yöntemlere başvurdu. Ancak direniş bastırılamadı, irade kırılmadı, yaratılan azim gittikçe arttı. Çünkü temelinde enerjinin en yoğun hali olan genç kadın gücü vardı. Ve Cenga Heftanîn ile birlikte bu enerji gittikçe arttı ve işgalcilere kan kusturan hale geldi.
Cenga Heftanîn’de Warşin’in sarsılmayan iradesi ve savaşma azmi, Zeryan’ın her şeye rağmen tek başına bir orduyla savaşması, Mizgin’in en eski taktik ustalarına taş çıkartan yaratıcılığı ve iradesi, Sorxwin’in fedakarlığı, rengini vererek ortaya koyduğu fedakarlık, Viyan’ın yoldaşlarına sahip çıkmasındaki ısrarın yarattığı savaş kişiliği, Berivan’ın ölümsüzleşirken bile yüzündeki mutlu tebessüm ve ölüme meydan okuma hali, Zeynep’in Spartalılar gibi tek başına savaşmasında ortaya koyduğu şövalyelik… Ve daha bir çok fedailik, daha bir çok yiğit kadın, daha bir çok ölüme meydan okuma, daha bir çok duruş ve destani direniş. Kuşkusuz onlar ilk değildi. Son da olamayacaklardı ama şimdiki an’ı özgürlük olarak, direniş destanı olarak; gerilla tarihinde YJA Star tarihini bir kez daha güncelleyen ve “genç kadınlar, gençler yaşadığı sürece, var olduğu sürece, işgalcilerin bu topraklarda nefes almayacağını, alacağı her nefesi keseceklerini” dile getiren yüzlerce kadının fedai duruşu çıktı ortaya. Toprağa genç kadının ruhu serpildikçe direniş bereketlendi ve Cenga Heftanîn gittikçe yayıldı. YJA Star eylem üzerine eylem yaptı, taktik üzerine taktik yarattı, saldırı ruhunu ortaya koyan sayısız eylemle tüm gözleri üzerine çekti. Hem yeniden yapılanmanın öncü rolünü oynadı hem de gerillanın gelecekte ki savaş tarzını ortaya koydu. Kılıçlarına, namlularına, yumruklarına genç kadının enerji dolu, intikam dolu, öfke dolu hissini süren ve veren YJA Star gerillaları sadece Kürdistan’da değil, Ortadoğu’nun bir çok yerinde kadın mücadelesi yürüten diğer tüm kadınlara da öncülük etti. Bir kadını özgürleştirme uğruna, bir ülkeyi bir kadınla eş değer tutuğu için savaştı gerilla. Cenga Heftanîn‘de YJA Star’ın genç kadınları, bu ülkede ezilen herkes için savaştı. Bu ülkede kadına tecavüz eden, vuran, katleden, taciz eden her askere, her işgalciye, her kontraya karşı savaştı. Cenga Heftanîn’de yılların intikamı alınıyor ve alınmaya devam edecek. Bu yüzdendir işgalcilerin en çok kadınların tuttuğu alanlara yönelmesinin sebebi. Şeşdara alanına, Ş. Berivan’a, Xantur’ a en çok yönelmesinin sebebi budur. Kadınların başarılı direnişi. Çünkü bilinçlenen ve örgütlenen, savaşmanın özgürlük getireceğine inanan kadınlar var Cenga Heftanîn’de.
Herkesin uğruna çoğu kez kavga ettiği, hisleri güçlü denilen, ay ışığında ya oğlunu ya sevgilisini bekleyen ya da babasını bekleyen. Gözlerinde acının asılı kaldığı ülke; kadın. Kimsenin kimsesi değil, kimsenin bir şeyi olmayan, kendisi olan, kendisi var diye adı olan, dalı olan ağaç misali kök salan toprak gibi bereket dolu varlık kadın. Bazen satılan bazen de satan alınan. Konuştu diye öfke duyulan ama şarkılarına herkesin hayran kaldığı ses. Dövülen ama paylaşılmayan bir güzellik çelişkisi başkaları için. Kadın işte kadın. Merhameti olan, hisleri olan, ağlayan, gülen, savaşan, seven, ibadet eden, sıradanlaşmayan, direnen, aşk gibi, acı gibi, bal gibi bir varlık kadın. Şimdi herkes daha iyi anlıyordur ve en çok da Cenga Heftanîn anlıyordur; Kürt Halk Önderi’nin belki de hep dinlenilen cümlesini;
“Bir kadını özgürleştirmek, bir ülke kurtarmak, özgürleştirmektir.
Bir kadın, bir ulus, bir sınıf, bir ülkedir.”
Bu minvalde savaşan gerillaların ilham kaynağıdır Önderleri için savaşma aşkı. Çünkü yaşamı bahşeden onun mücadelesi, onun kavgasıydı. Ve bu kavgayı büyütmenin yoludur genç kadınların dağlara akması. Alacak bir yol, kendini tekrar var edeceğiniz bir yoldur bu. Yolcuları ölümsüzleşse de, olmasa da, olsa da yol hep var olacaktır. Hep vardır.
Lalêş Rênas