37 farklı ülkeden gelen, yüzlerce Kürdistanlı gencin ve 200 kişilik enternasyonalistin de arasında bulunacağı 1000 kişi, devletlerarası komployu kınama ve Efrîn saldırılarını protesto etmek için organize ettikleri uzun yürüyüşe başladı.
LOZAN-Ciwanên Azad ve Jinan Ciwan ên Azad’ın yanı sıra 81 kurum ve örgütün katılımı ile oluşturulan Avrupa Efrîn’i Sahiplenme Platformu öncülüğünde, aralarında 37 farklı ülkeden gelen genç, aydın, akademisyen, siyasetçi, sporcu, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, sanatçı ve 200 kişilik enternasyonalistin de arasında bulunduğu 1000 kişi, yürüyüşe başladı. Yürüyüş, “BM Efrîn’deki soykırımı durdur”, “Faşizme karşı Önder Apo’nun özgürlüğü için Serî Hilde” şiarıyla Lozan’dan Cenevre’ye, Lozan Riponne Place’da yapılan basın açıklaması ile başladı.
82 kurum temsilcisinin, yürüyüşçülerin ve İsviçre, Almanya, Fransa, Avusturya ile birçok ülkeden gelen siyasetçinin katılımıyla düzenlenen basın açıklamasında ilk olarak, Avrupa Efrîn’i Sahiplenme Platformu tarafından bir açıklama yapıldı.
‘DİRENECEĞİZ’
“Türk devletinin Efrîn’e saldırıları, Kürdistan’ı işgal girişimi ağır bombardıman ve sivil ölümleriyle sürmektedir” denilen açıklamada, devamla şunlar ifade edildi: “AKP-MHP faşist ittifakının, ulusalcı-gerici kesimleri de yedekleyerek kurduğu iktidar bloku, savaşı tek seçenek olarak Türkiye halklarına ve Kürdistan’a dayatmaktadır. İktidarlarını sürdürmek için savaşı, çatışmayı, ölümü ve yıkımı dayatmaktadırlar. Kirli savaşı geniş coğrafyalara yayarak ve halkları birbirine düşmanlaştırarak ayakta kalmayı hedeflemektedirler. Faşist Türk devleti farklı kimlik, inanç ve kültürden tüm ezilen kesimleri kendisine tehdit görerek ayrıştırıcı, asimilasyoncu ve yok edici zihniyetiyle hareket etmektedir. Faşist iktidar bloku dışındaki tüm toplumsal kesimler var olma ve hayatta kalma sorunuyla karşı karşıyadırlar.
Bizler, Türk devletinin Efrîn nezdinde gerçekleştirdiği, Kürdistan halklarını tehdit eden, savaş ve işgalini reddediyor ve Efrîn halkının haklı ve meşru mücadelesinin yanında olduğumuzu haykırıyoruz. Avrupa’da yaşayan Kürdistanlı, Türkiyeli, Asuri, Ermeni, Êzidî, Alevi, Hıristiyan, Müslümanlar ve Avrupalı devrimci-demokratlar olarak günlerdir direnişteyiz ve direnmeye devem edeceğiz.
‘SESSİZLİK SUÇ ORTAKLIĞIDIR’
Türk devletinin bu işgal girişimi ve katliamları halkların iradesine bir saldırı olduğu gibi uluslararası hukuk açısından da insanlığa karşı bir suçtur ve BM normlarına göre de bir soykırımdır. ABD, Rusya ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere bölgesel ve küresel devletlerin sessizlikleri, suskunlukları onları Türk devletinin bu işgal girişimine suç ortağı yapmaktadır. Halklarımızın geleceği üzerinde oynanan bu çıkara dayalı hesaplara, taktik oyunlara ve kirli siyasetlere derhal son vermelidirler.
‘BM’NİN SESSİZLİĞİNİ KIRMAK İÇİN YÜRÜYORUZ’
Görevi, varlık gerekçesi en önemlisi kuruluş amacı katliamları ve jenositleri durdurmak olan Birleşmiş Milletler’in (BM), Efrîn’de yaşanan jenoside sessiz kalması, Türk devletinin katliamlarını daha da pervasız bir hale getirmektedir. BM’nin bu sessizliğini kırmak ve Efrîn’deki katliama karşı yaptırım kararı almasını sağlamak amacıyla Lozan’dan, Cenevre’ye yürüyoruz.”
DÜNYA KAMUOYUNA ÇAĞRI YAPTILAR
Açıklamada kamuoyuna şöyle seslenildi:
“-Türk devleti Efrîn’de soykırım yaparak, insanlık suçu işlemektedir.
-Türk devletinin Efrîn’e dönük işgal saldırıları, dünyanın başına bela olan barbar DAİŞ’i güçlendirerek, bu örgüte yeni alanlar açıyor.
-Türk devletinin bu işgal girişimi, uluslararası hukuka göre suç teşkil ediyor. Bundan kaynaklı Türk devletine karşı derhal diplomatik, ekonomik ve askeri ambargo uygulanmalıdır.
-Yaşanan savaş ve işgale karşı BM acilen toplanarak, Türki devletinin Efrîn’e dönük uyguladığı işgal ve soykırım politikasına karşı tutum almalı ve bu durumu kınamalıdır.
-Yeni işgal girişimlerinin yaşanmaması, soykırımların durdurulması ve bölgenin istikrar ve güvenliğinin sağlamak için Rojava sınırı boyunca uçuşa yasak bölge olarak ilan edilmelidir.
-Efrîn, 7 yıllık Suriye iç savaşı sürecinde en istikrarlı ve demokratik bir bölge olmuştur. Türkiye, Efrîn’de aralarında çocuk ve kadınlarında bulunduğu sivillere yönelik gerçekleştirdiği katliamlardan kaynaklı uluslararası mahkemelerde yargılanmalıdır.
-Tüm bu nedenlerden dolayı BM’yi, tüm uluslararası güçleri ve kuruluşları sorumluluk almaya ve göreve davet ediyoruz.”
ÖNDERLİKSİZ YAŞAMI KABUL ETMİYORUZ
Basın açıklamasının ardından Ciwanên Azad hareketi adına konuşma yapan Zerdeşt Botan Halklar Önderi Abdullah Öcalan’ı selamlayarak şöyle konuştu: “İmralı sistemini parçalamayana kadar, Önder Apo’yu özgürleştirmeyene kadar, mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Önderliksiz yaşamı kabul etmiyoruz. Önder Apo’nun fikir ve düşüncelerinden ortaya çıkan Demokratik ulus ve Rojava devrimi TC faşizmi tarafından işgal edilmek isteniyor.”
Faşist Türk devletinin Efrîn işgal girişimine de dikkat çeken Botan, “Efrîn Kürdistan’dır, Kürdistan Efrîn’dir. Efrîn kazanacak, işgalciler kaybedecektir.” dedi.
Yapılan konuşmaların ardından “BM Efrîn’deki katliamı durdur” sloganı ile yürüyüşe geçildi.
Yürüyüş tüm coşkusuyla sloganlar eşliğinde devam ediyor.
Yürüyüş süresince konaklama yapılacak noktalarda çeşitli panel ve konferanslar da düzenlenecek. Yürüyüş 16 Şubat günü Birleşmiş Milletler binası önünde yapılacak bir miting ile son bulacak.