HABER MERKEZİ – Önder APO’ya yönelik gerçekleştirilen uluslararası komplo ve ağırlaştırılmış tecrit koşulları üzerine Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından Ömer Güneş de katıldı.,
İmralı işkence sisteminin kuruluş dönemini ve niçin kurulduğunu anlatan Ömer Güneş;
Önder APO’nun izolasyon altında kalmasını istediler
İmralı hapishanesi 1930’lı yıllara kadar Türkiye’de ekonomik sorunların olması vesilesiyle, mahkumların kültür alanında çalışmasını geliştirilen bir laboratuvar sistemiydi. Bu sistemin 1950’li yıllara kadar bu şekilde devam ettiğini söyleyen Güneş, 1950’li yıllarda Türkiye’de siyasi sorunlar çıkmaya başladıktan sonra, siyasi tutsakları kontrol altına alınabilmesi için yeni bir sistem geliştirildiğini belirtti.
Güneş “ Önder APO komplo sonucu yakalandığı zaman Amerika ve diğer Gladio güçler, Türkiye ile anlaşma yaptı. Amaç Önder APO’nun izolasyon halinde kalmasını sağlamaktı, böylelikle İmralı işkence sisteminde mahkumlar çıkartıldı” dedi.
Önder APO kendisini sürekli yenilemiştir
İmralı işkence sisteminin tek kişilik hücre olduğuna dikkat çeken Güneş, “Kürt hareketinin en büyük lideri burada tutuluyor ve burada kontrol altında tutulması amacıyla yeni bir sistem oluşuyor. Bu sistemin anayasada doğrudan bir karşılığı yok. Daha önce cezaevi sistemi Başbakanlık Kriz Merkezi’ne bağlı iken 2005 yılından sonra Adalet Bakanlığına bağlandı. Adalet Bakanlığı’nın kararı ve resmi gazete ilanıyla gerçekleşiyor. Fakat bu ilan yok. Fiili olarak başbakanlık kriz merkezine bağlı. Ve böyle devam ediyor” dedi.
İmralı işkence sisteminin Önder APO’nun fikir ve düşüncelerine zarar vermek için bilinçli bir şekilde oluşturulduğuna dikkat çeken Güneş “ İmralı işkence sisteminde daha önce kalan mahkumlar ‘İmralı işkence sisteminde kimse 2 yıldan daha fazla kalamaz. İmralı sistemi kişiyi sağlık ve ruhen çok yıpratan bir yerdir.’ Fakat Önder APO bu sisteme karşı kendisini sürekli yenilemiş ve direnmiştir” dedi.
Kürt halkının alternatif bir yaşama ihtiyacı vardı
Önder APO’nun sağlığını hem fiziki hem de ruhen koruduğunu belirten Güneş “Önder APO fiziki olarak sağlığını koruyabilmek için, imkanları doğrultusunda spor yapıyordu. Aynı şekilde ruh sağlığını korumak için de binlerce kitap ve dergi okuyordu. Bu kitaplar ve dergiler insan sosyolojisi ve alternatif bir yaşam yaratabilmek üzerine idi” belirtti.
Ömer Güneş, Öder APO’nun Kürt halkının alternatif bir yaşama ihtiyacı olduğunu ve bu yüzden savunmalarını bir manifesto şeklinde verdiğine dikkat çekerek Önder APO “Kürt halkının başka bir çaresi olmadığı için bunları düşündüm. Türkiye tıkanmış bir durumdaydı. Tarihi rolümden dolayı başka bir çözüm bulmalıydım” dediğini belirtti.
Önder APO’nun felsefesinin Kürt halkı ve tüm halklar için bir çözüm reçetesi olduğunu ve Rojava örneğini veren Güneş “Tarihte Kürt liderleri ya idam edildi ya da sürgün edildi. Bugün Önder APO ise İmralı işkence sisteminde esir tutulmaktadır. Önder APO’nun felsefesini ve ideolijisini savunan biz Kürtler ve Enternasyonalistler olarak, Önder APO’nun fiziki özgürlüğünü sağlamalıyız, bu bizim üzerimizde ki tarihi bir misyondur” diye belirtti.