ROJAVA
Öfkemizi yüreğimizde zirveleştirek cellatların üstüne üstüne yürüyoruz.
“Geçmişi bu güne taşımak, bu günü geleceğe aktarmak gibi kutsal bir görevi üstlendik. Adil olmayan bir dünyada yaşıyoruz, sömürü üzerine yükselen bir düzenin tarihsel kurbanlarıyız. Halk olarak tüm kesitlerde bunu yaşadık, bunun bedellerini ödedik. Anne babalarımızdan yalnızca yoksulluk ve kimliksizliği miras aldık.
Zebaniler kol geziyor ülkemde, madem ki güçlü olanın kazandığı ve yaşama hakkı elde ettiği bir dünyada yaşıyoruz, madem ki haklı olmak, hakikati savunmak yetmiyor ve adil olmayan bu zamanda zalimler yeni fermanlarla bize bir kefen biçiyor sömürgeci cellatlar, bir solucan gibi kafamızı ezmeye geldiklerini söylüyor ve üzerimize ateş yağdırıyor, yurdumuzu kan deryasına çeviriyor, kan döküyor can alıyor, yakıp yıkmakta ve alçaklıkta sınır tanımıyor ve bir kez daha “SOYKIRIM yapacağım mazlum halklara kan kusturucağım” diyor. Buna karşı, biz Kürdistan halkının evlatlarına düşen görev Seyit Rıza’nın, Şex Sait’in, Qazi Muhamed’in özgür ülke yaratma vasiyetine sadık kalmaktır. Nuri Dersimi’nin intikam çağrısına cevap olmaktır. Halepçe’de, Dersim’de ve Geliye Zilan’da yakılan kadınların süngülenen çocukların ahıını yerde bırakmamaktır. Girê Spi, Eyn İsa, Serêkani’de bu ahın yerde kalmaması için 9 gündür soluksuz bir mücadele veriyoruz. Ateşin çocukları bedenlerini toplara, tanklara siper ederek onur mücadelesini inancının yüceliğinde anılmak istiyorlar. Sıradan değiliz ve amaçlarımıza denk yolumuza çıkabilecek engelleri de aşabilecek güçteyiz, buna inanıyoruz ve bu inançla soluksuz bir mücadele veriyoriyoruz. Asırlık acıları, sevinçleri, öfkeleri yüreğimizde zirveleştirerek cellatların üstüne üstüne yürüyoruz.
Amacımız, Başkan Apo’nun “her biriniz bir ordu gibi olmalı savaşmalısınız” talimatının yılmaz birer fedaisi olmaktır. Özet olarak Class’ın dediği gibi “En iyi strateji her zamanda ve zeminde güçlü olmayı başarmaktır” ilkesini yaşamsallaştırmaktır. Yaman savaşçılar, direnişci komutanlar burada böyle tarih yazıyorlar. Gece, gündüz demeden her savaşçı kendini bir ordu haline getirerek kan emici çetelere karşı soluksuz bir mücadele veriyor.
Şimdi, göklerinde üzerine ateş yağan, kan ve barutun, direnmenin, savaşarak bedel ödemenin ve faşizme dur demenin kanlı olduğu Serêkani’de Apocu fedailer bu duygu, bu inanç ve bu iradeyle zafere yürüyorlar. Girê Spi, Eyn İsa, Serêkani, Kobani, Qamışlo, Minbiç, Derik, Şexler, Alya, Mebruka, Çelebi, Tıl Temir cephelerinde Türk sömürgecilerinin kan, kıyım ve alçaklıklarını bu ruhla durduruyorlar. İnsanlık onuru adına, hakikate ışık tutacak yarınlara ulaşmak için direniyorlar ve sonuna kadar direnecekler.”
Can Toprak
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi