HABER MERKEZİ
Kartlar 9 Ekim 1998’de dağıtıldı. O tarihte 30’dan fazla devlet Önder Apo üzerine bir olup bir komplo düzenledi. Komplo, Önder Apo’nun Suriye’den çıkarılması ve eğer fırsatı bulunursa öldürülmesi, fırsatı bulunmazsa yakalanması üzerine kurulu. Senaryo birileri tarafından yazılıp çizilmiş ve bu senaryoya göre de herkese birer rol biçilmişti. Senaryoya göre Orta Doğu şimdiki halinden daha küçük parçalara ayrılarak, küçük devletçikler şeklinde düzenlenecek. Tabi bunun olabilmesi için çok kan akmalı. Kimin umrunda? Bir kere startı verilmiş, planlar yapılmış ve Orta Doğu ateşe sürüklenmişti. Bütün herşey bir plan dahilindeydi ve herkesin bildiği bir ismi var bu planın. Büyük Orta Doğu Projesi (BOP). Bu projenin baş aktörleri kimlerdi? Amerika Birleşik Devletleri (ABD), İsrail (MOSSAD) İngiltere, Fransa, Almanya, Yunanistan, İtalya, Rusya, Türkiye, Suriye ve geçmiş karnesine ihanetler nakşeden siyasi partiler.
Bu yakın tarihte işler ne kadar değişti? 1998’de başlatılan bu komplo 2019’da nasıl bir durumda? Önderliğin İmralı’da tutulmasına ve üzerine uygulanan komploda asıl amaçlananı şöyle ifade edebilirmiyiz? “Önderlik şahsında Kürt ve Kürdistan halkları tecrit edilmek istendi. 9 Ekim 1998’de başlatılan komplonun anlamı da Kürt ve Kürdistan halklarının yürüttüğü özgürlük mücadelesinde başarıya ulaşmasını engellemek, bilhassa bu gücü kendi denetimine almak için uluslararası güçler bazı maşa güçler aracılığı ile Önderliğe bir komplo düzenledi ve gerçekleştirdi. Bu güçlerin Önder Apo’yu Orta Doğu’yu kan deryasına dönüştürecek Büyük Orta Doğu Projesine engel gördükleri için böyle bir süreç başlattıkları açıkça görülmektedir. Önderliğin ve Özgürlük Hareketinin amacı parçalamaya çalıştıkları Orta Doğu’yu birleştirmek ve Demokratikleştirmektir.” PKK’nin bütün Dünya kamuoyuna sıklıkla duyurduğu Halkların Kardeşliği ve Demokratik Konfederalizm Paradigması bunun ispatı değilmidir?
Peki neden 9 Ekim seçildi bu tarih için bir özelliği varmı bu tarihin? 9 Ekim’de gerçekleşen bir kaç olayı şöyle anlatalım.
Şêx Saîd’in katledilmesinin ve DAİŞ’in Kobanê’yi işgal saldırılarını ağırlaştırdığı tarih, Arjantinli devrimci Che Guevara’nın Bolivya’da katledilişinin 52. Yıl dönümü, Deniz Gezmiş ve 17 arkadaşının idama mahkum edildiği gündür. Önderliğe düzenlenen komploda 9 Ekim’de başlatılmıştır. Türk Devleti çeteleri ile beraber Rojava saldırısını ne zaman başlattı? 9 Ekim 2019. Rojava saldırısı ile Önderliğe düzenlenen komplodaki ortak nokta nedir? Devlet nezdinde varılan anlaşmalar sonucu bu saldırı kararının alındığı henüz saldırıların başladığı ilk günden açıkça görülmektedir. Hiçbir devlet bu saldırıları durdurmaya çalışmadı. Aksine, Rojava halkına boyun eğme, teslimiyet ve kendilerinin maşası olma dayatılmaktadır. Soykırım, katliam, komplolar için tarih 9 Ekim, mevsim ise Sonbahar seçilmiş.
Önceki yüzyılın en büyük kurbanlarından olan Kürt halkı bu yüzyılda en büyük kazanımları elde etme şansına sahip. 21. yüzyılda verilen bu soykırım ve katliam kararı, belki de son karar olabilir. Hem kürtler açısından olumlu sonuçlar doğurabilecek, diğer taraftan da Kürdü bir daha kendine gelemeyecek hale getirme potansiyeli vardır. Kürt ve Kürdistan halklarının yürüttüğü mücadele Dünya halkları tarafından takip edilir ve takdir edilir bir duruma gelmiştir. Ancak bu destek halklar nezdindedir, hükümetler kendi emperyalist çıkarlarını ön planda tutmaktadır. Kürt halkı Halklar Önderi Serok Apo’nun da belirttiği bir pozisyona gelmek zorundadır. Önder Apo sürekli ulusal birliğe çağrı yapmakta ve ulusal birliğin her zamankinden çok daha güçlü bağlarla sağlanması gerektiğini belirtmiştir. Bu Sonbaharı kazanıma çevirecek 2 hayati nokta vardır ve bu noktalar da Ulusal Birliğin sağlanması, Kürt Halkının bu temelde bu savaşa katılmasıdır. Önder Apo 90’lı yıllarda da halka yaptığı bir çağırısında “Mücadelemiz bütün Dünya halkları tarafından görülecek ve takip edilecektir. Ancak Kürt Halkı kendi savaşını vermek zorundadır. Dünya halkları seninle ise sen kendi savaşınla değilsen yenilirsin. Dünya seninle değilse ve sen kendi savaşını verirsen kazanırsın” demiştir. Bu temelde yeni bir milad’dır 9 Ekim 2019 saldırısı. 19 Temmuz 2012 Rojava Devrimi’nden çok daha büyük, çok daha kanlı ve daha uzun sürecek bir Sonbaharın başlangıcıdır. Kazanmak uğruna Ulusal Birliğin mutlak sağlanması fırsatının son Sonbaharıdır.
Fırat ALİ
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi