HABER MERKEZİ – Halklar Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecrite dikkat çeken Duhok Ünivesitesi Öğretim Üyesi Kamûran Berwarî, “Ortadoğu halklarının Önderi’nin fiziki özgürlüğü tüm dünya için çözüm olacaktır.” dedi.
Duhok Ünivesitesi Öğretim Üyesi Kamûran Berwarî, Halklar Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecrite, KDP’nin işgalci TC devleti ile yapmış olduğu işbirliğine, Rojava ve Başûrê Kurdistan sınırında örülen duvara ve PKK’nin terör örgütü listesinden çıkarılmasına ilişkin ajansımıza önemli değerlendirmeler yaptı.
Kürdistan’ın dört parçasına sınır getirme ve duvar örme projesinin soykırım ve Kürtlerin tamamen yok edilmesi projesi olduğuna dikkat çeken Kamûran Berwarî, PKK olmadan Ortadoğu’da hiçbir çözüm projesinin başarılı olamayacağını vurguladı.
Duhok Ünivesitesi Öğretim Üyesi Kamûran Berwarî ile yaptığımız röportajın tamamı şöyle:
1 – Önder Apo’nun Ortadoğu’da çözüm fikrine ve paradigmasına bakış açınız nedir? ve Önder Abdullah Öcalan’ın izlediği yol bu duruma ne ölçüde cevap veriyor?
Önder Apo’nun projesi ve paradigması mantıklı ve evrenseldir. Vicdani ve ahlaki çerçevede, siyasi, ekonomik, toplumsal ve eğitim yolun haritası olarak, Ortadoğu Sorununun tamamını çözebilir. Önder Apo’nun öngürüleri her ulus ve millete kendi meşru haklarını elde ettirebilir. Önder Apo’yu tutuklamaya yönelik fiziki komplo ve İmralı cezaevinde 24 yıldır devam eden esir alıması, 36’dan fazla uluslararası ülke ve bazı Kürt güçlerinin katıldığı uluslararası bir komploydu. Komplonun sebebi Önder Apo’nun çözüm gücüydü. Güçlü devletler Önder Apo’nun Ortadoğu’nun çözümünde öncü olmasını istemediler. Gerçekten de Ortadoğu halklarının Önderi’nin fiziki özgürlüğü tüm dünya için çözüm olacaktır. Hegemon devletler bunu iyi bilmeli.
2 – Başûrê Kürdistan ile Kuzey Kürdistan arasındaki sınırın yanı sıra Rojava ile Başûrê Kürdistan arasındaki sınıra da duvar örmek istiyorlar.21. yüzyılda örülmek istenen bu duvarın sebebi nedir?
Elbette Kürdistan’ın dört parçasına sınır getirme ve duvar örme projesi, soykırım ve Kürtlerin tamamen yok edilmesi projesidir. Bu duvarların dikilmesinin amacı, tüm Kürtleri yok etmek , tüm Kürt kurtuluş hareketlerini yok etmek, Kürt halkının ve komşu ulusların tüm kazanımlarına çok yönlü bir saldırı başlatmaktır. Aynı zamanda Kürdistan topraklarını ve tüm ürünlerini yağmalamayı amaçlayan bir projenin geliştirilmesinde kilit bir merkez olarak ekonomi üzerinde büyük bir etkisi olacaktır. Sizde çok iyi biliyorsunuz ki, bu duvarların örülmesiyle birlik olamayız, Kürt halkının ulusal birliği yok edilir, önemli hedeflerinden biri de yine Kürdistan’ın fiziki bölünmesidir. Utanç ve ihanet duvarı örerek Kürdistan’ın dört parçasındaki tüm alanları ve özgürlük hareketlerini yok edecektir. Hadi bu duvarları örme nedenlerini soralım. Irak devleti, Kuveyt, Ürdün ve İran’la olan sınırlarına neden duvar örmüyor? Türk işgalciler neden Avrupa ülkeleri arasında kendi duvarlarını örmüyor? Neden böyle bir zamanda, Berlin Duvarı kaldırılırken, Kürdistan’daki sınırları arasındaki duvarları yükseltiyorlar? Dünyanın dört bir yanındaki Kürt öncüler, Kürt halkı ve Kürt dostları bu duvarlara karşı karar almalı ve tepkilerini göstermelidir. Kürdistan’ın dört parçası, ülke dışında, BM ve insan hakları örgütlerinin destekçileri ve uluslararası toplum, bu kirli politikaya güçlü bir yanıt vermeli ve bu duvarların ve sınırların inşasını boş çıkaracak ortak bir projeye sahip olmalılar.
3 – İşgalci Türk devletinin güney Kürdistan topraklarına saldırması ve işgal etmesi Güney Kürdistan’ın statüsünü tehlikeye atmıyor mu? Neden buna karşı tepkini ortaya koymuyorsun?
Kuşkusuz 70’den fazla Türk askeri üssünün yanı sıra Güney Kürdistan’da inşa edilen binlerce mevzi ve Türk ordusunun işgal projeleriyle bu eşi benzeri görülmemiş saldırı, tüm Kürt halkı ve Kürdistan için büyük bir tehlikedir. 20’li ve 90’lı yıllar arasında Güney’de meydana gelen Barzan, Eylül ve Mayıs devrimleri gibi çeşitli ayaklanma ve devrimlerde, Doğu ve Batı Kürdistan halkı kendi kaderini belirlemenin zorluğuna desteklerini dile getirdiler. Tarihte Enfal gibi birçok örneğimiz var ama bölge halkı göç edip Kürdistan’ın kuzeyine ve doğusuna yönünü çevirdi ve düşmanın planı uygulanmadı, Kürt halkını tamamen yok edemediler. Bugün PDK, Kürdistan Bölgesel Yönetimi, YNK ve Güney Güçleri farklı yöntemler kullanmakta olup, bu duvarların inşası ve bu çok yönlü saldırılar sonucunda Kürdistan ve Kürdistan Bölgesel Hükümeti’nin tüm kazanımları tamamen yok olacaktır. Yavaş yavaş sınır kapılarının sayısı ve havaalanlarının işgali arttı ve Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile Türkiye’nin işbirliği, İran ve Irak hükümetlerinin desteği nedeniyle bu saldırılar Kürdistan Demokratik Partisini, YNK’yi ve Kürdistan Bölgesel Yönetimini büyük bir oranda ciddi şekilde etkiledi. Kürt halkı ve Güney Kürdistan için büyük bir yıkımdır ve ciddi ve etkili bir tavır sergilenmesi gerekiyor.
4 – Sizce Batı Kürdistan’daki özyönetim sisteminin ve iç çatışmaların, her zaman bir saldırının olduğu bu durumun nedenleri nelerdir?
Elbette bu dış devletlerin ve güçlü devletlerin de katkısının olduğu bir göz korkutma planıdır. Kürt halkı bu planlara karşı uyanık olmalı ve Rojava Kürdistan’ın kendi kendini yöneten sistemini bir özgürlük noktası olarak kabul etmelidir. Çünkü Ortadoğu’da birkaç yüz yıldır ilk defa böylesine ulusal, eşit, adil ve demokratik bir yönetim kurulmuştur. 100 yıldır ilk kez bir halk, farklı uluslarla, ortak bir gücün saldırısına katıldılar ki sağ kaldılar. Bu da Ortadoğu’da yaşayan bir özgürlük nefesidir. Batı Kürdistan Yönetimi’nin dünyanın her yerinde dost ve müttefikleri olduğunu ve dünya çapında çok yönlü bir saldırı karşısında Batı Kürdistan özyönetim sistemine ekonomik, siyasi ve askeri bir rol dayatıldığını görüyoruz. Diğer bir yandan, bölgenin ahlaksız eylem ve kaderi, Kürt’leri destekleyenlerin karşısında duruyorlar. Elbette böyle bir durumda düşmanın planına dahil olmamak ve Kürtlerin kazanımlarını yok etmek için düşmanla savaşmamak ulusal, yurtsever, ahlaki ve vicdani bir görevdir. ENKS, Rojavayê Kürdistan’daki parti ve güçler bunu iyi bilmeliler ki, bir gün Rojava Kürdistan’ın yönetim sistemi hem siyasi hem de askeri olarak zayıflarsa, onlara hiçbir faydası olmayacak ve güçlerinin gerileyeceği bir zaman olacaktır. Efrin, Serêkaniyê ve Girêspî örnek sayılabilir. Çünkü bu bölgelerdeki saldırılara destek ve payları, içinde varolmak ve yer edinmelerinin şimdi hiçbir yararı yok. Unutulmamalıdır ki, işgalci Türk devleti ve tüm güçlü devletler onlara merhameti yoktur ve şimdi yardım eden eli bir gün infaz edeceklerdir.
5 – Bildiğiniz gibi PKK’yi terör listesinden çıkarmak için bir kampanya başlatıldı, bu kampanya Güney Kürdistan’da nasıldı? Bu kampanyanın önemi neydi?
Bugün, PKK olmadan Ortadoğu’da hiçbir çözüm projesinin başarılı olamayacağını, siyasi, askeri, ekonomik ve sosyal her alanda başarılı olamayacağını tüm dünya biliyor. Önder Abdullah Öcalan, PKK’nin lideri ve öncüsü olarak biliniyor. Bugün Halklar Önderi Abdullah Öcalan Önderliğindeki PKK, sadece özgürlük hareketinin ve Kürtlerin değil, tüm insanlığın ve dünyanın öncüsüdür Hegemon devletler iyi bilmelidir ki, bütün dünyanın ve Ortadoğu Sorununun çözümü, Demokratik Konfederal Sistemin inşası PKK ile yaşatılıyor. PKK yalnızca barış, özgürlük, eşitlik ve silahların susmasını istiyor.