QAMIŞLO – PYD sözcüsü Salih Müslim Türk devletinin Efrin’i işgal etmesinin bir konsept sonucu olduğunu ve örülen işgal duvarının önümüzdeki süreçte Efrin halkı tarafından yıkılacağını vurgulayarak, ne şekilde olursa olsun Efrin’in geri alınacağını ve bunun başka çaresi olmadığını belirtti.
PYD sözcüsü Salih Müslim, işgalci Türk devletinin Efrin’e yönelik işgal saldırılarını ve son gelişmeleri ajansımıza değerlendirdi.
‘Güvenlikli Bölge konusunda henüz bir sonuç yok’
Salih Müslim, konuşmasında oluşturulmak istenen güvenlikle bölge konusunda bir komitenin oluşturulduğunu ve bu komitenin takip ettiğini dile getirerek Demokratik Suriye Güçleri (QSD) ve Özerk Yönetimin bunu izlemekte olduğunu yalnız kendilerinin izlediği kadarıyla hala bir sonuca varılmadığını belirtti. Salih, Türkiye’nin varlığı burada kabul edilmediğini belirterek görüşmelerin nereye kadar varıldığını bilmediklerini yalnız kendi duruşlarının da hala aynı olduğunu dile getirdi.
Efrin halkı işgal duvarını yıkacak
Türk devletinin Efrin’i işgal etmesinin bir konsept sonucu olduğunu söyleyen Salih, bu konuda herkesin Türkiye’ye taviz verdiğini, daha öncede Türk devletinin bu tür işgal yöntemleriyle bölgelerin demografik yapılarını değiştirdiğini ve bugün Efrin’de de aynı şeyi yapmak istediğini vurguladı. Salih, konuşmasının devamında bu duvarında bunun bir parçası olduğunu belirterek, bölgede gidiş gelişleri zorlaştırmak, köylere giriş çıkışları zorlaştırmak ve istediği insanları oraya yerleştirmeyi edildiğini amaçladığını dile getirdi. Rusya ve diğer bazı devletler tarafından işgal duvarının inkar edildiğini belirten Salih, önümüzdeki süreçte Efrin halkının bunu yıkacağını vurguladı.
‘Ne şekilde olursa olsun Efrin geri dönecektir’
Türk devletinin bu bölgelere yerleştirdiği teröristleri besleyip istediği gibi kullandığını belirten Salih, direnişin devam ettiğini bunun sonucunda da bir çatışmanın vazgeçilmez olduğunu dile getirerek, “Bir ülkenin başka bir ülkenin topraklarını hem işgal etmesi hem da ilhak etmesi kabul edilemez. Eninde sonunda Türk devleti oradan çıkacaktır. Yalnız kendisi değil bütün çeteleriyle çıkacaktır. Bunun başka çaresi yoktur. Bizim için tabi bu önceliklidir. Bu konuda taviz verilemez ne şekilde olursa olsun Efrin geri dönecektir, bunun başka çaresi yoktur” diye konuştu.
DAİŞ çetelerin yargılanması için komite oluşturuldu
Bahoz bölgesinin özgürleştirilmesinden sonra DAİŞ çetelerinin yargılanması konusunda bir komite oluşturulduğunu ve bu komitenin uluslararası alanda görüşmelerini sürdürdüğünü belirten Salih, buradaki yönetimin elinde bir bomba olduğunu ve her an patlayabilir bir konumda olduğunu ifade etti. Salih, bir çözümün olması gerektiği ve uluslararası bir mahkemenin oluşturulması gerektiğini vurguladı.,
Demokratik Suriye Güçleriyle (QSD) Türk devleti arasında görüşme yapıldığına dair dolaşan söylentilerin asılsız olduğunu belirten Salih, konuşmasında şöyle devam etti: “Sayın Öcalan Suriye, Rojava ve Ortadoğu’daki dengeleri çok iyi biliyor. Onun görüşleri, söyledikleri buradaki yönetimin doğru yolda olduğunu gösteriyor. Buradaki yönetimde diğer oluşumlarla birlikte (Araplar, Ezidiler, Ermeniler, Süryaniler) çalışıyor. Demokratik ulus esprisiyle bir şeyler yapmaya çalışıyorlar.”
‘Bir barıştan ya da görüşmeden bahsediliyorsa öncelikle bu Efrin meselesini halletmeleri gerekiyor’
Salih konuşmalarının sonunda şunları dile getirdi: “Burada baştan beri Türkiye’ye karşı olunmadı ve olunmayacaktır. Biz hiç bir zaman Türkiye’ye bir tehdit oluşturmuyoruz. Biz kendi sorunumuzu Suriye içinde çözmek istiyoruz. Şimdiye kadar bu taraftan Türkiye karşı sıkılmış tek bir kurşun yoktur. Tam tersi her zaman Türkiye saldırmış, işgal etmiştir. Saldırılar hep onun tarafından geliyor ama buradaki yönetim her zaman barış yolunu istemiştir. Bir barıştan ya da görüşmeden bahsediliyorsa öncelikle bu Efrin meselesini halletmeleri gerekiyor. Bir taraftan barış arıyorsun bir taraftan da işgal ediyorsun böyle bir şey olmaz. Muhakkak bir şeyler yapması gerekiyor. En büyük pay Türkiye tarafına düşüyor en azından iyi niyetli olduğunu gösterme çabasında olması gerekiyor. Ve bu da Efrîn’den başlar.”
NC/ Faraşîn SÎDAR-Andok ÖZGÜR