HABER MERKEZİ – Kürdistan Özgürlük Hareketi, 1999’de başlayan ve 5 yıl süren eylemsizlik sürecinin ardından 1 Haziran 2004’te silahlı mücadeleye devam etme kararı aldı. Kimi çevreler ısrarla, PKK’nin eski savaş gücüne ulaşamayacağını söylese de, 1 Haziran 2004 atılımı ile başlayan ve günümüze kadar gelen süreç içerisinde Kürdistan Özgürlük Gerillası, Kürdistan ve Ortadoğu’da temel güç olduğunu ortaya koydu.
PKK VARLIĞINI SAĞLAMLAŞTIRMIŞTIR
1 Haziran hamlesi, komplocuları, hainleri, işbirlikçileri ve işgalci Türk devletini de beklemediği bir direniş olarak gerçekleşmiş, her türlü saldırıya rağmen gelişerek sürmüştür. Böylece Kürdistan Özgürlük Hareketi’nin 1970’li yılların başından bu yana yarattığı değerler korunmuştur. En önemlisi de Kürdistan devriminin tarzını kendinde somutlaştıran PKK’nin varlığını koruması ve kendisini güçlendirmesi sağlanmıştır.
Halklar Önderi Öcalan’ın direnişçi özgürlük çizgisi korunmuştur. Böylece Kürdün özgür ve demokratik yaşam güvencesi sağlanmıştır. PKK’nin tasfiyesi Kürt’ün tasfiyesi anlamına gelecekti. Çünkü PKK’nin mücadele tarzı olmadan Kürt’ün Ortadoğu’da demokratik ve özgür yaşama kavuşmasını sağlamak mümkün değildir. İşte bu nedenle 1 Haziran 2004 hamlesi tarihi bir hamle olmuştur.
BAŞÛRÊ KÜRDISTAN FEDERASYONU 1 HAZİRAN GERİLLA DİRENİŞİYLE KABUL EDİLDİ
1 Haziran 2004 gerilla hamlesiyle Kürdistan ve Ortadoğu halklarının kara bir kadere mahkum edilmesinin önüne geçilmiştir. PKK ile başlayan Ortadoğu’nun özgürlük tarihi, 1 Haziran hamlesiyle yeni bir aşamaya taşırılmıştır. Hatta uluslararası komplo ve tasfiyecilikle işbirliği yapan Başurê Kürdistan siyasi güçleri ve Federasyon bile 1 Haziran hamlesiyle varlığını sürdürmüş ve kendisini Türkiye dahil tüm dünyaya kabul ettirmiştir. Eğer 1 Haziran hamlesi olmasaydı, gerilla mücadelesi gelişmeseydi Türkiye hiçbir biçimde Başurê Kürdistan Federasyonunu kabul etmezdi.
Bu gerçekliği Başurê Kürdistan’da aklı başında olan her siyasetçi bilmektedir. Başurê Kürdistan halkı şu anda bile Başurê Kürdistan’daki kazanımların PKK’nin yürüttüğü mücadele ve yarattığı siyasi güç atmosferi içinde var olduğunu ve korunduğunu çok iyi bilmektedir. Sadece Başurê Kürdistan halkına değil, Rojhilat ve Rojava halkına PKK’nin olmadığı koşullarda durumunuz ne olurdu sorusu yöneltilirse, kesinlikle kazanımlarımızı kaybederiz cevabı alınır. Zaten soykırımcı Türk devleti bu nedenle PKK’yi tasfiye etmek için her yol ve yöntemi denemektedir.
ÖZEL SAVAŞ BOŞA ÇIKTI
1 Haziran hamlesi sonrası Kürdistan’da serhildanlar yeniden yükselişe geçmiştir. Türk devleti Kürt halkının direnişini durduramayacağını anlayınca politika değişikliğine yönelmiştir. Kürtleri muhatap aldığını gösteren bir yaklaşım içine girmiştir. Öyle ki aracılar yoluyla Oslo’da PKK yönetimiyle ve İmralı’da Halklar Önderi Öcalan görüşmeler yapmak zorunda kalmıştır. Hala da Halklar Önderi Öcalan İmralı’da gidip görüşmektedir.
Kürt sorununda çözüm politikası olmasa da zaman kazanmak ve özel savaş kapsamında psikolojik savaş yürütmek için bu yola başvurması, aynı zamanda ne kadar zorlandıklarını ve sıkıştıklarını da göstermektedir. Bu da mücadelenin siyasi alanda da şiddetlendiğinin dışa vurumudur. Bunun için de birkaç işbirlikçi Kürtler, yeminli Önder Apo ve PKK düşmanları kullanılmıştır. Yeni kurulan Güney Kürdistan Federasyonunun tasfiye edileceği tezi üzerinden Özgürlük Hareketi’ne saldırılmıştır. AKP ve işbirlikçi Kürtlerle birlikte bu hamlenin Genelkurmay ve Güney Kürdistan’ı yıkmak isteyen çevrelerin eliyle yapıldığı gibi alçakça ve çirkince bir kara propaganda yürütmüşlerdir. Böylece bu hamleyi engelleyeceklerini hesaplamışlardır. Ancak fedai şehitlerin kararlılığıyla bu kirli kampanya da boşa çıkarılmıştır.
1 HAZİRAN DİRENİŞ RUHUYLA ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SÜRDÜRMEKTEDİR
1980 askeri darbesi, 1993-94 konsepti, 15 Şubat 1999 Uluslararası komplosu, 2008’deki Zap operasyonu nasıl sonuç alamadıysa Türk sömürgeciliğinin son temsilcisi olan Erdoğan ve ekibi de bir sonuç alamayacaktır. Tarih ve toplum hükmünü vermiş, Kürdistan ülkesi ve halkı özgürlüğünü mutlaka yaşayacaktır. Ki Kürtlerin ve Kürdistan’ın özgür nefesi Erdoğan ve Türk sömürgeci zihniyetinin ölümü demektir. 1 Haziran işte bütün bu geçmişi bu boyutları ile kendisini hatırlatıyor.
1 Haziran hamlesi tarihe büyük bir devrimci hamle olarak geçecektir. PKK’nin özellikle Halklar Önderi Öcalan ideolojik, teorik, politik yoğunlaşmasıyla yeniden mücadele eder hale getirildiğini tarih özellikle vurgulayacaktır. Bugün Kürdistan’ın tüm parçaları ve Ortadoğu’daki devrimci gelişmelerin ortaya çıkmasında 1 Haziran hamlesinin rolünü de yazacaktır. Kuşkusuz 1 Haziran hamlesi 1984 gerilla hamlesi temelinde var olan bir hamledir.
1 Haziran hamlesi de 15 Ağustos gibi zor gelişmiştir. Halklar Önderi Öcalan, 15 Ağustos için 24 saati, 48 saati, 72 saati bile sayıyorduk; haftaları sayıyorduk, der. Bu mücadele oturacak mıydı, yoksa akamete mi uğrayacaktı? Büyük çabayla, fedakarlıklarla, büyük şehadetlerle 15 Ağustos hamlesi oturmuş, yaygınlaşmış ve kesintisiz hale gelmiştir. 1 Haziran hamlesi de büyük devrimci fedailerin direnişiyle, savaşçılığıyla var olmuştur. Sadece örgüt içinde değil, dışında da bu hamle engellenmek istenmiştir. Ancak fedai şehitlerle 1 Haziran 2004 hamlesi oturmuş, kesintisiz hale gelmiş, sonra da büyümüş; bugün sadece Kürdistan’da değil, Ortadoğu’da büyük devrimci gelişmeleri yaratmıştır.
1 Haziran hamlesi komployu boşa çıkardığı gibi, Halklar Önderi Öcalan ve PKK’ye Ortadoğu’nun devrimci önderi ve partisi olma karakterini kazandırmıştır. 1 Haziran hamlesi Kürdistan’ın tüm parçalarında özgürlük ve demokrasi mücadelesini güçlendirmiştir. Şu anda süren Üçüncü Dünya Savaşı ortamında halkların özgürlük ve demokrasi seçeneği olmasını sağlayan 1 Haziran hamlesidir. 1 Haziran hamlesi, Kürt halkının, Kürdistan devriminin Ortadoğu devriminin öncüsü olmasını sağlamıştır.
1 Haziran 2004 hamlesi 1 Haziran 2010 devrimci hamlesinin zeminini yaratmıştır. 1 Haziran hamlesi, Kürt halkının özyönetimi temelinde Kürt sorununu kendi iradesi ve örgütlemesiyle çözmesi durumunu yaratmıştır. Artık Kürt halkı özgür ve demokratik yaşamı devletten beklemeden sağlayıp Kürt sorununu çözme gücüne ulaşmıştır. Kürt halkını Kürdistan’da ve Ortadoğu’da bu güce ulaştıran 1 Haziran 2004 hamlesidir. Kürt halkını özgür iradeye, halk olarak özgür ve demokratik yaşam gücüne kavuşturan, Kürdistan devrimini Ortadoğu devriminin öncüsü yapmada belirleyici rolü olan 1 Haziran hamlesini geliştiren, bugünlere getiren şehitlerimizi bir daha minnet ve saygıyla anıyoruz. Komployu boşa çıkararak Kürt Özgürlük Hareketi’ni yeniden mücadele eder ve büyük hamleler yapar duruma getiren Önder Apo’yu da saygıyla selamlıyoruz.
Mahir BOTAN