HABER MERKEZI – PKK TEV-ÇAND komitesi açıklamasında şunlar belirtildi:
“AKP-MHP iktidarı tarafından Kürt kültürü, dili, sanatına karşı dünyada eşine ender rastlanan ırkçı-faşizan saldırılar geliştirilmektedir.
Kürt olan her şeye düşman bir soykırım rejimiyle karşı karşıya olduğumuzu herkes tüm çıplaklığıyla görüyor.
Askeri işgal saldırılarına karşı kahramanca direnen gerillanın yalnız bırakılması için halkın gözünü korkutmak istiyorlar. Bu savaştaki yenilgilerini gördüklerinden kültürel değerlere özel bir konsept dahilinde saldırmaya başladılar.
Onca olanağa rağmen kendilerine kültür-sanat alanında güvenmediklerinden Kürtçe yazılara, Kürtçe şarkılara, halay çekenlere, düğünlere, sanatçılara saldırıyor, faşizan baskılar kurarak halkın en doğal haklarını yok etmeye çalışıyor, bu uygulamalarla tüm özgürlük ve demokrasi güçlerini susturmaya çalışıyorlar.
Yani Kürt kültürü, dili, sanatına bu kadar saldırmalarının önemli bir nedeni de Türk devletinin Cizre, Sefine, Berxbır gibi örneklerde görüldüğü gibi asimilasyon amaçlı özel savaş uygulamaları olarak devreye koyduğu festivallerin, konserlerin halk nezdinde hiçbir karşılık bulmaması, sonuçsuz kalmasıdır.
DAİŞ eliyle yapamadıklarını kültürel saldırılarla yapmaya çalışıyorlar! Binlerce Êzidîyi soykırımdan geçirmelerine rağmen Êzidî halkımız kültüründen, inancından zerrece taviz vermemiştir. Bugün de Kürt halkının kültürel olarak vereceği hiçbir taviz olamaz. Kültür yaşamdır, ahlaktır, onurdur. Bunlardan taviz verilemez.
Newroz meydanlarını dolduran milyonlar hapse atılamaz; hapishaneler, tehditler, baskılar Kürt kültürü, dili ve sanatını engelleyemez.
KÜRT HALKI YALNIZ BIRAKILMAMALIDIR!
Unutulmamalıdır ki Kürdün Delilosuna tahammül etmeyenler yarın Türkün, Lazın horonuna da aynı saldırıları gerçekleştirirler. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Çünkü bu saldırılar Beyaz Türkçülüğün işleridir.
Bunlar Türk veya Kürt kültürüyle alakası olmayan ticari veya psikolojik savaş amacıyla insanı öz değerlerinden, kültüründen uzaklaştıran her türlü dejenere etkinlikleri sanat adı altında teşvik ediyorlar. Oysa Önder APO Demokratik Çözüm Bildirgesini yayınlarken Delilo ve Horon’un kardeşliğinden bahsetmişti. Bugün kardeşlik adına, tüm halkların Kürt halkının yanında olması, tavır alması gerekir.
Kürtçe şarkı söyleyenlerin linç edildiği, katledildiği, tutuklandığı bir ülkede sanat adına yapılan her çalışma değerlidir. Tam da böylesi bir süreçte kültürel saldırılara cevap veren tüm duyarlı yurtsever ve demokrat sanatçıları ve halkımızın onurlu tutumunu selamlıyoruz.
Herkesi mutlaka ulusal kıyafetlerle sokaklara, meydanlara çıkıp özgürlük halayları çekmeye, tilililer eşliğinde Kürtçe şarkılar haykırmaya ve bu süreci kültür serhildanına çevirmeye çağırıyoruz.
Sesimiz İmralı’ya kadar gitsin, İmralı duvarlarını yıksın!
Bu faşizan saldırı sürecini, kültürel soykırımı tümden ortadan kaldırabilecek bir direniş ve serhildan ruhuyla karşılamalıyız!”
Serhildan jîyan e! Serhildan azadiye! Serhildan, serhildan serhildan!”