PKK-PAJK Zından Komitesi: Son olarak zındanlarda Yonca ve Siraç yoldaşla sayıları altıya yükselen yoldaşların, iktidarın bu faşizan anlayışına karşı fedai eylem yaparak şehadete ulaşmaları büyük bir tarihi anlam ve öneme sahiptir. Ancak daha öncede belirtildiği gibi direniş hamlesinin başarı ve zafere ulaşması için, faşizmin komple saldırısına karşı bütünlüklü bir direniş ve eylem çizgisinde ısrar etmek hayati önemdedir.
BEHDİNAN – Yazılı bir açıklama yapan PKK-PAJK Zından Komitesi, “Şakran zındanında Yonca Akıncı, Osmaniye zındanında Siraç Yüksel yoldaşlarımız fedai eylem yaparak şehadete ulaşmıştır” diye hatırlattı.
KÜRT HALKININ BAŞI SAĞOLSUN
Komite, “Önderliğe karşı geliştirilen tecride karşı büyük bir fedai ruhla eylem gerçekleştiren Yonca Akıncı ve Siraç Yüksel yoldaşlarımızı saygıyla anıyor, başta aileleri ve tüm Kürt halkının başı sağolsun diyoruz” diye ekledi.
Açıklamada devamla şu ifadelere yer verildi: “Fedaice eylem gerçekleştiren Yonca ve Siraç yoldaşlarımıza karşı ‘Tecridi Kıralım, Faşizmi Yıkalım, Kürdistanı Özgürleştirelim’ hamlesini zafere taşıma sözümüzü yineliyoruz. Leyla Güven öncülüğünde başlayan açlık grevi direnişi zındanlarda binlerce yoldaşımızın katılımıyla devam etmekte ve her geçen gün yeni katılımlarla dünyanın her yanına yayılmaktadır.
On sekiz yıllık AKP faşizmi, Kürt halkının siyasi ve politik mücadelesi karşısında yenilgiye uğramıştır. On sekiz yıl boyunca Kürt halkına dönük kadın çocuk demeden katliam uygulamalarıyla, tüm siyasi, politik, maddi ve manevi değerlerine saldırarak iktidarını sürdürmeye çalışmıştır. Kendi iktidarının sürdürebilmenin tek koşulu Önderlik şahsında tüm Kürt halkı ve demokrasi güçleri üzerindeki tecridi ağırlaştırmak olmuştur. Kürt Halkı ve Kürt Özgürlük Hareketi açısından bu durum ağır bir bedel olsa da, on sekiz yıl boyunca AKP faşizmi karşısında boyun eğilmemiş tam tersine AKP’nin gerçek yüzü tüm Türkiye ve Dünya Halkları nezdinde teşhir edilmiştir.
AKP FAŞİZMİNE DARBE VURULDU
Son olarak 31 Mart yerel seçimlerinde AKP faşizmine vurulan darbe, Kürt halkı sayesinde gerçekleşmiştir. Önder Apo üzerinde geliştirdikleri yirmi yıllık tecrit, öncülüğünü yaptığı demokratik ulus perspektifinin yaşamsallaşmasına engel olamamıştır. Diğer yandan tarihin en uzun ve en kitlesel zından direnişleri, Kürt halkını yerel seçimlerde iradesine ve değerlerine sahip çıkmada öncülük yaptığı gibi AKP faşist iktidarını ulusal ve uluslararası düzeyde teşhir etmiştir.
ŞEHADETLER TARİHİ ANLAM VE ÖNEME SAHİP
Zındanlarda 110. gününe giren süresiz dönüşümsüz açlık grevleri inanç ve kararlılıkla devam ederken, AKP-MHP iktidarı içerde ve dışarda devam eden açlık grevlerindeki binlerce eylemcinin taleplerine kulaklarını kapatmaya devam etmektedir. Ölüm sınırına ulaşmış açlık grevlerini görmezden gelen siyasi iktidar, gelişebilecek olumsuz sonuçlardan sorumlu olacaktır. Son olarak zındanlarda Yonca ve Siraç yoldaşla sayıları altıya yükselen yoldaşların, iktidarın bu faşizan anlayışına karşı fedai eylem yaparak şehadete ulaşmaları büyük bir tarihi anlam ve öneme sahiptir. Ancak daha öncede belirtildiği gibi direniş hamlesinin başarı ve zafere ulaşması için, faşizmin komple saldırısına karşı bütünlüklü bir direniş ve eylem çizgisinde ısrar etmek hayati önemdedir.
BİREYSEL EYLEMLERE SON VERİLMELİ
110 gündür devam eden açlık grevleri ve binlerce yoldaşımızın bu direnişe dahil olması zaten fedaice ve kahramanca bir direnişi ifade etmektedir. Zindandaki tüm arkadaşlar ölüm pahasına bedenlerini açlık grevine yatırmıştır. Faşist iktidara geri adım attıracak ve direniş hamlesini zafere taşıyacak olan, yoldaşlarımızın kararlılığı ve inancı olduğu kadar örgütlü ve bütünlüklü eylem çizgisinde olmalarıdır. Bu nedenle bireysel eylemlere son verilmelidir.
ZINDAN DİRENİŞLERİNE SAHİP ÇIKILMALI
Diğer yandan zindandaki yoldaşlarımızın fedai eylem gerçekleştirmeleri sessizliğe karşı bir çığlık olarak okunmalıdır. Başta anneler, kadınlar ve gençler olmak üzere tüm Kürt halkı seçimlerde gösterdikleri irade ve kararlılıklarını, daha fazla şehadet yaşanmadan zından direnişlerine sahip çıkarak göstermelidirler. Zından gerçekliğinde gelişen ve özgürlüğümüz için kahramanca direnen evlatlarımız, yoldaşlarımız, kardeşlerimiz için ayağa kalkmak boynumuzun borcu ve tarihsel bir sorumluluktur.”
