Roboskili aileler: 6 yıldır vahşice katledilen yakınlarımızın failleri halen ortaya çıkarılmadı.
HABER MERKEZİ – NÛÇE CIWAN
Roboski katliamının tüm boyutlarıyla araştırılması için verilen önergeyi “kaba” ve “yaralayıcı” bularak iade eden Meclis Başkanlığı’na tepki gösteren aileler, “Adalet talebimize bir kurşun da Meclis Başkanlığı’ndan geldi” dedi.
Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Roboskî köyünde, 28 Aralık 2011 tarihinde savaş uçaklarının bombardımanı sonucu 19’u çocuk 34 sivilin yaşamını yitirdiği katliamın tüm boyutları ile araştırılması talebiyle HDP Şırnak Milletvekili Aycan İrmez tarafından Meclis Başkanlığına araştırma önergesi verilmişti. Önergede geçen “Roboski katliamı” kelimesi “kaba” ve “yaralayıcı” olduğu gerekçesiyle iade edilmişti.
Katliamda yakınlarını kaybeden ve 310 haftadır faillerin bulunması için adalet nöbeti tutan Roboskîliler, söz konusu duruma tepki gösterdi.
‘ADALET TALEBİMİZE BİR KURŞUN DA MECLİS BAŞKANI’NDAN GELDİ’
Katliamda yakınlarını kaybedenlerden Veli Encu, devletin 6 yıldır failleri ortaya çıkarmadığını hatırlattı. Encu, önergenin iade gerekçesine şu sözler ile tepki gösterdi: “Adalet talebimize bir kurşun ve bomba da Meclis Başkanlığından geldi. Meclis Başkanı Roboskî’de olan katliamı kabul etmek zorundadır. 6 yıldır vahşice katledilen yakınlarımızın failleri halen ortaya çıkarılmadı.”
‘ADALET SÖZÜ YERİNE GETİRİLMEDİ’
Katliamda oğlu Aslan Encu’yu kaybeden Zahide Encu ise, Meclis Başkanlığının sunduğu gerekçenin kabul edilemez olduğunu söyledi. Bugüne kadar kendi haklarının mücadelesini verdiklerini kaydeden Encu, “Kimseye haksızlık etmedik. Bugüne kadar çocuklarımız için verilen adalet sözü yerine getirilmedi. Ölüme kadar, 34 kişinin failleri yargılansın diye mücadelemi sürdüreceğim” dedi.
‘34 İNSANIN ÖLDÜRÜLMESİ KATLİAM DEĞİL Mİ?’
34 kişinin kendi çocuğu olduğunu belirten Hamza Encu’nun annesi Kadriye Encu de şu sözler ile tepkisini dile getirdi: “Meclis Başkanı bilsin ki bu büyük bir katliamdı. Katliam olması için ne olması gerekiyor? 34 insanın öldürülmesi katliam değil mi? Herkesin bu gerçeği bilmesi gerekir.”