ROJAVA – Devrimin 10 yılı boyunca binlerce enternasyonalist mücadeleye katıldı ve DAİŞ ile Türk faşist devletinin saldırılarına karşı devrimi savundu. Bu rehberlik altında, YPG ve YPJ Enternasyonal, dünyanın dört bir yanından devrime katılmaya karar veren devrimci savaşçıları bir araya getirecek şekilde kuruldu.
YPG ve YPJ Enternasyonal, Rojava Devrimi’nin 10. Yıldönümünde ortak bir bildiri yayınlayarak dünyadaki tüm enternasyonalist devrimcilere çağrıda bulundu:
“19 Temmuz 2012’de, 1O yıl önce Rojava’da bir devrim başladı. Kurdistan’da halkların umudu olan bu devrim, daha sonra bütün dünyaya umut oldu. Demokratik, ekoloji ve kadın özgürlükçü paradigma temelinde gelişen bu devrim, Ortadoğu iktidarlarına cevap verdi ve kapitalist sisteme karşı bir alternatif olarak ortaya çıktı. Devrim ilk gününden bugüne kadar saldırılarla karşı karşıya kaldı.”
“Burada demokrasinin ışığını, özerk ve özgür yaşamı görebiliriz. Rojava, yüzyıllardır savaş ve yıkım tehdidi altında olan ve kapitalist sistemin güç oyunlarının, oyun alanı haline gelen bu topraklarda halkların kardeşliği hakimdir. Rojava Devrimi’nde kadınların öncülük rolünü oynaması, savaşa katılması ve özsavunmasını geliştirmesi tarihi bir örnek olmuştur.”
“Rojava Devrimi’nde kadınlar öncü bir rol oynadılar. Özellikle öz savunmaya katılımları, kadınların kendilerini koruyamayacağı yönündeki ataerkil anlayışı yıkmakla kalmadı, tüm dünyadaki kadınlara özgürlükleri için mücadele etme konusunda ilham verdi. Devrim sırasında Rojava’daki kadınlar, kadın adalet meclislerini, kadınların tüm siyasi organlara katılımını garanti altına alan eşbaşkanlık sistemini, özerk bir kadın ekonomisini, eğitim yapılarını ve tüm toplum temsil eden öz savunma birimlerini kurdular. Bu devrimi korumak için dünyanın dört bir yanından gelen enternasyonalist kadınların katılımı, Rojava ya da Orta Doğu ile sınırlı kalmayan, evrensel kazanımlar olduğunu göstermektedir. Burada, Rojava’da, kadınlar somut olarak özgürlüğe kavuşma yöntemleri buldular, önceki devrimlere göre büyük gelişmeler sağlayarak bu zaferin ana faktörlerinden biri oldular.”
“Bugün, bu devrimi ve dünyayı DAİŞ’e karşı savunmak için kanlarını ve canlarını veren yaklaşık 11.000 şehit arkadaşı anıyor ve 20.000’den fazla savaş gazisi arkadaşımızın önünde saygıyla eğiliyoruz. Dünyanın dört bir yanından gelen enternasyonalistler bu savaşta önemli bir rol oynadı, çok sayıda enternasyonalist yaralandı ve Ivana Hoffmann (Ş. Têkoşîn) , Anna Campell(Ş. Helîn Qereçox), Konstantin Gedig (Ş. Andok) ve Lorenzo Orsetti ( Ş. Têkoşer) gibi 40’tan fazla yoldaş şehadete ulaştı. Onlar bizim parlayan yıldızlarımızdır ve biz onların yolunda yürüyeceğiz.”
“DAİŞ’in dünya çapındaki yenilgisinden sonra, NATO üyesi Türkiye’nin günlük saldırıları ile karşı karşıyayız. İnsanları temel yaşam ihtiyacı olan su ya da farklı ürünlerin ambargosuyla karşı karşıyayız. Bunun yanı sıra, halen Demokratik Konfederasyon’un kurulma aşamasında olan devrimimiz , kendi ülkeleri tarafından geri alınmayan binlerce DAİŞ çetesiyle başa çıkmak gibi büyük bir yükün altına girmek zorunda. Bunun tüm dünya için ne ölçüde bir tehlike haline gelebileceği, daha birkaç ay önce Hesekê savaşında görüldü. Burada da Rojava halkı ve YPG, YPJ ve QSD savaşçıları dünyayı cihatçı gücün yeni bir ayaklanmasından korudu. Bu savaş aynı zamanda, sadece askeri hedeflere değil, özellikle sivillere yönelik sonu gelmeyen saldırılarla etnik temizlik ve soykırım politikalarını sürdüren Türk devletinin DAİŞ’e verdiği desteği bir kez daha kanıtladı.
YPG, YPJ ve QSD’li yoldaşlarımız dünyayı en güçlü batılı devletlerin korktuğu bir tehditten korurken, şimdi dünya burada, Rojava’da halkı ve devrimi savunmak için sorumluluk almak zorundadır.
İşte bu yüzden biz de bu devrimin bir parçası olmak için yollara düştük. Esas sözümüz ve görevimiz Efrin, Serekaniye ve Gire Spi gibi işgal altındaki bölgeleri özgürleştirmek ve oradaki halkı zulüm ve terörden kurtarmaktır.
Dünyanın dört bir yanındaki tüm enternasyonalistleri YPG ve YPJ Enternasyonal saflarında yer alarak devrime ve insanlık onurunu savunmaya çağırıyoruz.”