HABER MERKEZI – Kızıl Yıldız programına değerlendirme yazısında bulunan Ronî Med: “Önder APO şahsında verilen mücadele bugün dört parça Kurdistan’da gerilla şahsında düşmana kök söktürmektedir.”
Önder APO tüm insanlığın özgür ruhu olmuştur
Faşist sömürgeci Türk devleti kanla beslenmektedir. Ölümden, kandan ve kaostan beslenen faşist Türk devleti; Kürt halkının, sosyalistlerin, özgür yaşam arayışını boğmak istemektedir. Kendi varlığını buna bağlamış bu temelde tüm dünyaya özgür yaşam paradigmasını yaratmış, Önder APO üzerinde tarihte eşi benzeri görülmemiş tecrit ve işkence sistemi uygulamakta ve bu amaçlarını gerçekleştirmek adına özgürlük hareketine pervasızca saldırmaktadır. Buna karşı Önder APO şahsında verilen mücadele bugün dört parça Kurdistan’da gerilla şahsında düşmana kök söktürmektedir. Kuşkusuz bu mücadelenin inanç kaynağı Önder APO’ dur. Zira, saldırı İmralı sisteminde başlayıp tüm Kurdistana yayılmakta. Buna karşıda verilen mücadele, İmralı işkence sistemine karşı, ki bu soykırıma karşı verilen bir mücadeledir.
Erdal olup, Rojhat olup düşmanın beynimde patlamaktadır. Bugün her bir militan şahsında düşmanın üzerine Önderlik gerçeği yürümektedir. Önderlik gerçekliğinde derinleşen her bir militan düşmana ezici darbeler vurmaktadır. Bunu doğru görmek, doğru anlamak lazım. Genelde, kapitalist modernite ve her türlü saldırısına karşı, özelde faşist Türk devleti ve soykırım sistemine karşı; ancak APOCU tarz ile durmak, APOCU zırhını kuşanıp düşmana darbeler indirmek, bize zaferi getirecek, özümüzü koruyup düşmana kök söktürecektir.
Gire bahar tepesi hayali sömürgeciliğin mezarı olacaktır
Kürt halkı ve gençleri artık özgürlüğün tadını almıştır. Önder APO’ nun yarattığı özgürlük ideallerini tanımış bu temelde yarım asrı aşkındır bu soykırımcı zihniyete karşı mücadele etmektedir. Gençlik partisi olarak PKK’ ye katılıp, gençlik ordusu olan HPG’ de düşmana karşı net bir duruş ve tutum sahibi olmuştur. Bu aşamadan sonra hiç kimse Kürt halkına Kürt gençliğine asla köleliği dayatamaz. Kürt halkı kendisine karşı geliştirilen saldırılar karşısında direndi ve direnecektir. Kürtleri, hizmetçisi, askeri, kölesi yapmak isteyen zihniyet karşısında kendisini savunan bir Kürt hareketi var ve bu hareket bugün ezilenlerin, ötekilerinin sesi, kulağı ve umudu olmuştur. Azimli, cesur, kahramanca savaşan Kürt gençleri ve kadınları kölelik zincirini Önderliğiyle birlikte kırmakla kalmadı, halklara özgürlük alanlarını oluşturdu. Bugün Medya Savunma Alanlarında gerçekleşen mücadele, katiller ordusu olan korkak Türk ordusunun yenileceğinin ispatıdır. Son dönem modern savaş teknolojisi, NATO’ nun tüm desteği ve Barzani ailesinin ihaneti onu kurtarmaya yetmeyecek. Gire bahar tepesi hayali sömürgeciliğin mezarı olacaktır. Önderlik gerçeğimiz ve Özgürlük Hareketi bu gerçeği defalarca ispatlamıştır. Kuşkusuz bugün Medya Savunma Alanlarında verilen mücadele basit ele alınmamalıdır, yanılgılı yaklaşılmamalıdır. Kurdistan halkının, ülkesi dört parçaya bölünmüş, her bir parçasında sonsuz ve dünyada benzeri olmayan soykırım mekanizmaları kurulmuş, her şeyi satılığa çıkarılmıştır. Tüm kültürel değerleri yok sayılmış, kendisi olmaktan çıkarılmıştır. İşte bugün bahsettiğimiz özgürlük idealleri mücadelesi, böylesi tarihi gerçeklikler karşısında ortaya çıkmıştır. Önder APO şahsında yaratılan özgürlük ruhu Amed ve Akra zindanları başta olmak üzere, işkence hanelerde, dört parça Kurdistan’ın her karış toprağında şehit kanıyla amansız bir mücadele ile somutlaşmıştır. Kürt gençliğinin öncülüğünde; halk olarak topyekûn imhaya karşı serhildanlaşmış ve en nihayetinde 26 yıldır İmralı imha konseptine karşı yeniden doğuş olmuştur. Kurdistan sınırlarını aşmış, tüm dünyaya özgürlük umudu haline gelmiştir. Önder APO tüm insanlığın özgür ruhu olmuştur. Bu yüzden artık bu kadar kutsal değere sahip olan bir halk, bu halkın gençliği kuşkusuz düşmana boyun eğmeyecektir. Kayada gül olup yeşeren bir halk gerçekliğini hiçbir fırtına koparamayacaktır.
Özgür yaşamın ısrarcısı olacağız
Bu bilinç ile meşru savunmayı daha da güçlendirerek ve öz savunmayı her alanda geliştirerek hareket etmeliyiz. Artık sadece profesyonel gerilla ordulaşmasını da yeterli görmeyerek halkın bizzat öz savunma örgütlenmesine yönelmesi kaçınılmazdır. Gençlerin öz savunmaya yönelmesi elzemdir. Savunma olmadan hiçbir şey sağlanamaz. Kuşkusuz öz savunmayı sadece silahlı direnişe ile sınırlandırmıyoruz ancak bugün karşımızdakiler silahlı ve bizi yok etmeye yemin etmiş kişilerdir. Çünkü dayatılan soykırım ve imhadır. Elbette buna karşı silahlanmak savaşı ovaya, köye, düşmanın olduğu, saldırdığı her yere taşırmak gerekir. “Gündüz külahlı gece silahlı” deyimi günümüzde her bir Kürt bireyi şahsında somutlaşmalıdır. Böyle olmasa yakın tarihimizde yaşadığımız ve bildiğimiz Şengal, Rojava, Halepçe, Sivas, Roboski katliamını ve Suruç katliamları gibi tekerrür edecektir. Katliam her gün Kurdistan’da çocukların bedeninde, gençlerin bedeninde yaşamaktadır. Halkımız sokak ortasında vurulmaktadır. Sırf kendi değerlerine öz benliklerine sahip çıktılar diye mersinde yaşanılan olay gibi devlet tarafından işkence edilmekte, iradesi teslim alınmak istenilmektedir. Faşist TC devletinin saldırıları sadece gerilla güçlerine yönelik değil, halka yönelik yaygınlaşmıştır. Buna karşı yaygın bir savaşan halk gerçeğiyle cevap vermek zorunludur ve en meşru haktır. Öz savunması olmayan bir halk, kendisini düşmana karşı kurbanlık bir koyun haline getirmiş demektir. Kaderini her zaman sömürgecisi tayin edecek demektir. Bir halk toplumsallığına sahip çıktıkça halk olarak kalabilir. Kedisini savundukça yaşamı anlamlı olabilir. Bunun dışında yaşamın bir anlamı olamaz. Bu yüzden Önder APO’ nun “Ey yaşam ya seni özgür yaşayacağım ya hiç yaşamamış sayacağım” sözünü temel yaşam felsefemiz yaparak, özgür yaşamın ısrarcısı olacağız. Şimdi hamle zamanıdır. Saldırılara karşı en geri noktaya çekilme dönemi değildir. “Öz savunma haktır, meşrudur” tespitini en güçlü aktif bir biçimde hayata geçirme zamanıdır. Bu anlamda öz savunma bilincini geliştirerek, direnişi kültürünü güçlendirerek ve daha fazla örgütlenerek zafere yürümenin zamanıdır. Soykırıma, imhaya, inkara karşı direnme hakkı kutsaldır. Önder APO “Ruhumu satmamam öz savunmamdır” dedi. Biz Kürt gençliği olarak ruhumuza sahip çıkarak, ruhumuzu Önderlik ruhu ile bütünleştirerek tüm saldırılara karşı zafer ruhuyla öz savunma örgütlüğünü geliştirmeli, Önderliğimizin özgürlüğünü sağlamalıyız. Bu bizim onur görevimizdir.
Kaynak: Kızıl Yıldız Gençlik Programı / Ronî Med