HABER MERKEZİ- Hüseyin Gedik’in Sanal Medya ve Dijital Gerçeklik Kitabından
Sanallaşma ve Kadın 2. Bölüm
Patriarkal iktidara, erkek egemenliğine, sömürüye, eşitsizliğe karşı duran kadınların en etkili oldukları alan hiç kuşkusuz sokaklardır. Kadınların sokak eylemleri, sokaktaki aktiviteleri çok etkili ve sonuç alıcıdır. Küçük bir kıvılcımın çakılması, bir dans gösterisinin bile, dalgalar biçiminde dünyaya yaymayı başarabiliyorlar. Cins mücadelesinin, ideolojik, politik aktiviteleri sokak hareketleriyle anlam kazanmaktadır. Doğrudan toplumsal eylem alanı sokaklardır. Bu nedenle sokağın gücü her zaman aktif olmayı gerektirmektedir. Sokaktan sanal ortama geçiş kendisiyle birlikte sorunlar getirmektedir. Sokağın pasifleşme riski de belirmiştir. Bütün kadın hareketleri açısından geneli bağlayan bir durum olmamakla birlikte, dijital ortamın imkanlarından yararlanma adına sokaktan çekilmeyi de beraberinde getirecektir. Kadınlar sanal medyada varlık gösterseler de sokağın gücüne denk bir etki yaratmaktan henüz uzaktırlar. İnternet ve sanal medya platformları yeni bir mecra olmasından ötürü yeterince örgütlü oldukları da söylenemez.
Kadın dijital hareketleri, sanal ortam üzerinden bir şeyler yapma düşüncesiyle oluşmuş örgütlenmeler oluyor. Başta Twitter, Facebook, bloglar, İnstagram ve YouTube gibi sanal platformların etkileri arttıkça, kadın dijital hareketleri de bu alanlarda daha fazla görünür oldular. Çok çeşitli kampanyalar geliştirdiler. Kadın cinayetlerine karşı Twitter’de hashtag ile ciddi oranda yaygınlık kazandılar. Bu platformlarda kadının yaşadığı zorluklara dikkat çektiler. Cinsiyetçiliğe, cinayetlere, ataerkilliğe ve diğer baskı biçimlerine karşı ciddi bir performans gösterdiler. Bazı eylem biçimlerini bütün dünyaya yaymayı başardılar. Önemli oranda kamuoyu oluşturdular. Söz konusu bütün etkinlikler sanal ortamdaki kadın çalışmaları için elbette bir başarıdır.
Sanal ortamlar, kadını değiştiren, etkileyen, geliştiren, dönüştüren boyutlarıyla, bilimsel ve özgün yanlarıyla istenilen ölçekte araştırılarak ele alınmış istatistiki çalışmalar henüz yeterince yoktur. Kamuoyu araştırmalarından elde edilen birtakım verilerle sanallaşmanın kadın boyutunu açığa çıkarmak oldukça güçtür. Eldeki verilere bakıldığında, kadınların sanal medyayı örgütsel amaçlar için kullanma oranları geçmişe göre gelişmiştir. Daha fazla kadına ulaşma, kadınları bilinçlendirme, örgütleme, harekete geçirme, etkinliklere katma, farkındalık yaratma açısından sanal medyanın imkân ve avantajlarından yararlanılmaktadır, fakat bu yeterli olduğu anlamına gelmemektedir. Kadın mücadelesini tümüyle bu alana kaydırarak interneti temel mücadele alanı haline getirmek, zaten ciddi bir sorun olacaktır. Sanal medya platformlarını bir yandan kadın örgütlenmesinin aracı haline getirilmesi, diğer yandan da kadına yönelik şiddetine karşı etkili bir mücadelenin verilmesi gerekir. Sanal şiddete karşı stratejik bir mücadelenin geliştirilmesi büyük bir öneme sahiptir.
Dijital enstrümanların yetkin kullanımı oldukça gelişmiş olmasına rağmen, dijitalleşme ve sanallaşmanın kadın üzerindeki olumsuz etkileri yeterince açığa çıkarılamamıştır. Bu konuda yürütülen tartışmalar, yapılan çalışmalar, kamuoyu araştırmaları mevcuttur. Kadınlar arasında sanal medyanın kullanımı konusunda yapılan araştırmaların sonuçları oldukça çarpıcıdır. Genel kanı, sanal ortamların olumsuzluklarının daha fazla olduğu yönündedir. Sanal platformları kullanan kadınlar, kadın sorunlarını gündeme koyma konusunda kendilerini görünür kılmış değillerdir. Yeterince örgütlü oldukları da söylenemez. İnternet üzerinden zaman zaman çeşitli kampanyalar yürütseler de bu yetersiz görülmektedir. Kimi feminist çevrelerce yapılan paylaşımların, feministlere zarar verdiği görüşü de önemli bir orana denk gelmektedir. Feministler küresel çapta örgütlü hareketler olduğu için söz konusu anketler de feministleri baz alarak yapılan anketlerdir.
İnternetin sakıncaları konusunda baskın gelen görüş; sanal medya platformlarının bilinçli kullanılmadığı yönündedir. Yapılan kamuoyu araştırmalarında kadın-erkek ayrımı yapmadan, toplumun geneli için verilen oranlardan bazı çıkarsamalar yapmak mümkündür. Örneğin; özelikle İnstagram, Facebook, Tiktok gibi platformlarda kadın kullanıcıların ilgilendiği konu, bireysel görünürlüğüne dairdir. Makyaj, giyim, fotoğraflar başta olmak üzere her şeyi paylaşma çılgınlığı, kendisini beğenme-beğendirme, insanların onu takip etmesini sağlama, takip sayısını arttırma, fenomen, model olma istemi gibi konular ön plana çıkmaktadır. Bu durum, kadınlar arasında yapılan araştırmalarda dile gelen konular olup, interneti bilinçli kullanan kadınlar tarafından tasvip edilmemekte ve kadın bedenini teşhir eden alçaltıcı durumlar olarak değerlendirilmektedir.