MEXMÛR – Kürdistan’ın dört parçasında olduğu gibi Mexmûr Şehit Rüstem Cudi Kampı’ndaki gençler de Rojava Kürdistan’ında işgalci Türk devleti ve çetelerine karşı yürütülen direnişi an be an takip ediyor.
Şehit Rüstem Cudî Kampı Jin TV Basın çalışanı Mizgin Kara ve Şehit Kerem Kato Yüksekokulu öğrencisi Zozan Babat sürece dönük değerlendirmelerini ajansımızla paylaştı. Genç kadınlar gençler olarak seferber olunması ve Rojava Devrimine sahip çıkılması gerektiğini belirtti.
Sözlerine Rojava’ya yönelik saldırıyı kınayarak ve Rojava halkının direnişini selamlayarak başlayan Jin TV Basın çalışanı Mizgin Kara, “27 Kasım sonrasında Suriye’de yaşanan gelişmeleri Türk devleti fırsat bildi. İktidar güçler Ortadoğu’yu yeniden şekillendirmek için yeni bir plan oluşturdu ve bunu hayata geçirmek istiyorlar. Bu güçler Kürtlerin kazanımlarını yok etmek istiyorlar. Planda yer almaya çalışan devletlerden biri de işgalci Türk devletidir. Ancak bu saldırıların arkasında sadece Türk devleti yok. Perde arkasında başka güçler de var.” dedi.
Türk devleti güdümündeki çetelerin saldırılarının insanlara 2014 ve sonrası süreci ve DAİŞ”i hatırlattığını belirten Kara, “Nasıl ki DAİŞ’in saldırılarına karşı her yerde eşi benzeri olmayan bir direniş yürütülüyorsa, şimdi de en büyük direniş yürütülüyor. 2014’te Kobanê’ye yönelik saldırılar nasıl kırıldıysa, Kürdistan’ın dört parçasında da direnişin sürdürülmesi gerekiyor.” dedi.
Önder APO’nun sadece Kürt halkının özgürlüğü için mücadele etmediğini, özgürlük isteyen tüm halklar için mücadele ettiğine dikkat çeken Jin TV Basın çalışanı Mizgin Kara, “Aynı şekilde dünyanın her yerindeki toplulukların da bu saldırılara karşı seslerini yükseltmeleri gerekiyor. Özellikle genç erkek ve kadınlara bu saldırıların kırılmasında kilit rol düşüyor. Mexmûr’lu genç kadınlar olarak Rojava halkının yanındayız ve bize düşen ne ise yapmaya hazırız. Hepimizin ihtiyacı olan mücadeleyi güçlendirmektir. Kürt halkının özgürlüğü ile özgürlükçü tüm halkların özgürlüğü mümkün olur.” dedi.
Her canlının kendini koruma hakkı olduğunu kaydeden Şehit Kerem Kato Yüksekokulu öğrencisi Zozan Babat, “Toplumda öz savunmanın şartı örgütlenmedir. Farklılığının farkına varan, gücünü örgütleyen, savunmasını güçlendiren bir toplum özgürlüğe ulaşabilir. Meşru Müdafa dediğimizde devletin güçlü bir gücünden ve ordusundan bahsetmiyoruz. Meşru Müdafada toplumun kendisi koruma gücüdür. 7’den 70’e herkes sorumludur.” dedi.
Toplumun korunmasında en büyük rolün gençliğe düştüğünü vurgulayan Babat, “Çünkü gençler toplumun dinamik ve değişen gücü olduğundan, düşmanın saldırılarını yenmede en belirleyici güç olabilirler. Ama sadece sıcak savaş anlarında değil, her zaman öz savunmayı canlı tutmamız, gerekli anlarda hazır olmamız için hazırlık yapmamız gerekiyor. Rojava Kürdistan’ına yönelik saldırılara karşı gençler olarak seferber olmamız ve Rojava devrimine sahip çıkmamız gerekiyor.” dedi.