STUTTGART – Stuttgart’ta TekoJIN öncülüğünde 15 Ağustos çoşkulu bir yürüyüşle kutlandı.
Stuttgart meydanında TekoJIN ( Jinên Ciwanên Têkoşer) ve TCŞ ( Tevgera Ciwanên Şoreşger) üyesi gençler 15 Ağustos’un 41. yıl dönümünü kutlamak için toplandı. TekoJIN ve TCŞ üyesi gençler başta Kürdistan Şehidleri adına 1 dakikalık saygı duruşu gerçekleştirdi. Saygı duruşunun ardından sloganlar ve müzik eşliğinde kent meydanına doğru yürüyüş gerçekleşti. Yürüyüşte sık sık “Bijî Serok APO, Komutan Egît yaşıyor PKK savaşıyor, Gençlik APO nun fedaisidir, Jin Jiyan Azadî” sloganlarına yer verildi. Yürüyüş Stuttgart Schlossplatz meydanına kadar devam etti. Schlossplatz meydanında TekoJIN adına Almanca bir açıklama yapıldı. Yapılan açıklama şu şekilde:
“Sevgili dostlar,
Milyonlarca insanın yüreğinde umut ve cesaret doğuran direnişimizin başlangıcının 40. yıldönümünde, efsanevi komutanımız ve yoldaşımız Egîd’i ve devrimci mücadele uğruna yaşamını yitiren herkesi derin bir saygı ve minnetle anıyoruz.
15 Ağustos devrimi Kürt halkının tarihinin akışını değiştirmiş, ona cesaret ve güven vermiştir. Kimsenin Kürdistan demeye bile cesaret edemediği bir dönemde, bu ülkenin kurtuluş mücadelesi için başlangıç atışı yapıldı.
Zulme ve sömürgeciliğe karşı ilk kurşunun atıldığı 15 Ağustos günü, aynı zamanda büyük bir intikam eyleminin de başlangıcı oldu.
Komutan Egîd’in önderliğinde muzaffer mücadele gerçekliğimiz oluştu.
Aynı zamanda 15 Ağustos, halkta yeni bir özgüven ve bağımsızlık iradesi yaratarak öz savunma bilincinin temelini oluşturdu.
Kürt halkının artık savunmasız olmadığı mesajı egemenlere ulaşmıştı.
1980’li yıllarda faşist Türk rejiminin uyguladığı insanlık dışı baskılar toplumun hafızasında derin izler bıraktı.
Buna karşılık PKK kadrolarının Amed zindanındaki öncü direnişi özgür yaşam inancını yarattı.
15 Ağustos’ta özgürlük ruhu zaferle birleşti. Bu ruh bugün Kürdistan’ın dört parçasında faşizme karşı mücadeleye öncülük ediyor.
Kürdistan’da barbarlık ve vahşette sınır tanımayan AKP-MHP faşizmine karşı çıkan komutan Egîd’in ruhudur.
Ortaya çıkardığı değerlerle bir dünya görüşü haline gelen bu diriliş ruhu her yerde ve her alanda yaşam bulmalıdır.
Özgür ve demokratik yaşama inanan, faşizme, baskıya ve zulme karşı mücadelede kendini sorumlu hisseden herkes ortak direnişte yer almalıdır.
Demokratik yaşamı ancak tek yürekte birleşen mücadele gerçeğe dönüştürebilir.
Kürdistan’da demokratik özerkliğin ilk adımı olan 15 Ağustos ilerleyişi, aynı zamanda Türkiye ve Ortadoğu halklarının ortak ve konfederal yaşamının da ilk adımıdır.
Bu fikri hayata geçirme imkânı vardır. Kadınların, gençlerin, ezilen grupların ve demokrasi talep edenlerin birlikteliği ve kolektif iş birliğinin yarattığı sinerji karşısında hiçbir diktatörlük rejimi ayakta kalamaz. Yıkılmaya mahkumdur.
Dağlardaki kahramanların ve kadın kahramanların birçoğunu temsil eden Bişeng Brûsk, Gençlik Komitesi üyesi ve gençler topluluğunun koordinasyonundan sorumlu genç bir kadındır.
Hayatı seviyordu ve Kürdistan’ın dört parçasında da aktifti. Sıcak gülümsemesi, parlak gözleri ve özgür bir geleceğe olan sarsılmaz inancıyla bir rol model, güç ve moral kaynağıydı.
28 Temmuz 2023’te Bişeng, yoldaşı Sara Hogir ile birlikte Türk ordusunun pususunda öldürüldü. Kısa bir süre önce yazdığı mektupta “Ne kadar saldırırlarsa saldırsınlar, umudumuzu ve vatanımıza olan sevgimizi yok edemezler. Biz güneşin ülkesinde yaşayacağız. Özgür ve güzel günler yakındır. Zor günler uzun süre devam etse de bu yolun yolcusu olmak ve onurlu bir hayat yaşamak dünyadaki her şeyden daha değerli.”
Genç kadınlar olarak Bakur’dan Başûr’a, Rojava’dan Rojhilat’a Şehîd Bişeng’in izinden gideceğimize söz veriyoruz.”
Etkinlik “Bijî Berxwedana Gerîla!” sloganlarıyla son buldu.