HABER MERKEZİ – Tevgera Ciwanên Şoreşger 3. Kongresini 14 Temmuz’da gerçekleştirdi. Hesekê’deki kongre, yüzlerce delegenin katılımıyla bir gün boyunca devam etti. Tartışma, değerlendirme ve önerilerin ardından kongrenin son genel kurulu bir açıklama ile kongre sonucunu paylaştı.
Okunan sonuç bildirgesinde şunlar yer aldı:
“Tevgera Ciwanên Şoreşger, ‘’Emê Bi Ciwanti Şerê Gelê Şoreşgerî Rexistin Bikin, Şoreşa Çandî Mîsoger Bikin’’ sloganıyla 14 Temmuz günü yeterli sayıda delege, coşku, heyecan ve büyük bir kararlılık ile 3’üncü kongresini gerçekleştirdi. Kürdistan’ın dört bir yanından ve yurt dışından, Kürt gençlik hareketlerinden kongremize gelen mesajlar, kongrenin tüm oluşumuna büyük moral ve manevi güç verdi. Bu da gençlik düzeyinde ulusal birliğin sağlandığını bir kez daha gösterdi. Kürt gençliğinin yanı sıra diğer milletlerin gençlerinin de kongremize katılımı, demokratik ulus sisteminin tüm halklar tarafından sahiplenildiğini kanıtlamıştır. Bunu da büyük bir gurur ve başarı olarak görüyoruz. Bu nedenle 3’üncü Suriye Tevgera Ciwanên Şoreşger Kongresi’ni başta öncü şehitlerimiz Ş. Levend, Ş. Serhet, Ş. Goran, Ş. Beritan Canfeda û Ş. Baran Mawa olmak üzere Önder Apo, tüm devrim şehitleri, tüm özgürlük tutkunu halklara ve gençlere armağan ediyor ve kutluyoruz.
Bu kongreyi böylesine önemli bir süreçte gerçekleştirmek, kuşkusuz tüm yurtsever, militan, özgürlükcü ve devrimci gençliğe çok önemli tarihsel sorumluluklar yüklemiştir. Bu süreçte Kürt özgürlük hareketi ve onun kahramanca direnişinin öncülüğünde tarih yeniden yazılıyor. Vahşi düşmanın tecrit politikası karşısında Önder Apo, eşsiz bir mücadele ve direnişin ortasındadır. Yine bu direnişten ilham alan gerillalar, faşist, katliamcı ve işgalci düşmana karşı fedaice bir mücadele yürütüyor. Yani Kürt halkının varlığının ve kazanımlarının tam korunması fedai bir ruhla gerçekleştiriliyor. Bu temelde, biz de devrimci gençlik hareketi olarak böyle bir süreçte ve Kürt halkının özgürlük mücadelesi tarihinde fedai direnişin başlangıcı olarak bilinen 14 Temmuz’da kongremizi gerçekleştirmeyi daha da anlamlı bulduk. 19 Temmuz Devrimi ya da Rojava Devrimi’nin kendisi, 14 Temmuz direnişinin sonucudur ve bundan yararlanmıştır. Bu yüzden Rojava Devrimi sağlam bir zeminde gerçekleşmiştir. 14 Temmuz direnişçilerinden ve Rojava devriminin tüm kazanımlarından Tevgera Ciwanên Şoreşger olarak kendimizi sorumlu tutuyoruz. Kazanımlarımızı korumayı boynumuzun borcu olarak görüyoruz. Bu nedenle şehitlerin özgür bir Kürdistan için verdikleri sözler ile tarihi bir sonuca mutlaka ulaşacağız. Bunun için de kongremizi çok önemli görüyoruz. Kongremizde en çok Önderlik gerçeği, şehitler, devrimci halk savaşı, demokratik ulus inşası, devrim değerlerinin korunması, tarihi kültürümüzün geliştirilmesi ve bunlar için üzerimize düşen görev ve sorumluluklarımız nelerdir? konuları tartışılmıştır.
Kongremiz, bölgede yaşanan kaos ve krizlerin açıa çıkma sebebini gençliğin ve toplumun örgütlenme eksikliği olarak ele almıştır. Topluma gerektiği gibi öncülük yapılmaması kaosa ve krize yol açar. Güçlü bir örgütlenme olursa, toplum ve gençlik iyi eğitilirse hiçbir işgal gücü amacına ulaşamaz. Bu tespitlerin ardından kongremiz şu sonuçlara varmıştır; amacımıza kesinlikle ulaşan devrimci halk savaşının örgütlenmesidir. Bu temelde, devrimci halk savaş stratejisi ekmek ve su kadar önemli ve gereklidir. Bu nedenle hayatın her alanını devrimci halk savaşına göre hazırlamak ve örgütlemek için güçlü bir irade ortaya çıkmıştır. Devrimci halkın savaşını geliştirmek için önderliğin ve şehitlerin hakikati doğru anlaşılması ve uygulanması esas görülmüştür.
Kongremiz bir kez daha gençlerin görev ve sorumluluklarını yeniden tanımlamış ve bu dönemde tüm gençlerin rol ve misyonlarını nasıl yerine getirebileceklerini ortaya koymuştur. Bu konuda güçlü bir özeleştiri verilmiştir. Özellikle faşist Türk devletinin işgaline karşı gençlerin tutumu ne olmalı konusu kapsamlı bir şekilde değerlendirilmiştir. Genel olarak tüm tartışmalarda ve değerlendirmelerde tüm arkadaşlar şahsında güçlü bir irade, güçlü bir kararlılık, kendine ve gücüne sonsuz bir inanç ortaya çıktı. Biz de tevgera ciwanên şoreşger olarak her türlü işgale karşı başarı elde edilene kadar sonuna kadar mücadele edeceğiz. Devrimci halk savaşını örgütleyip, demokratik bir ulus-devlet sistemi kuracağız.
Kongremizin sloganına göre her zaman ve her yerde; “Eme Bi Ciwantî Şerê Gelê Şoreşgerî Rexistin Bikin, Şoreşa Çandî Misoger Bikin.” mücadele edeceğiz.”
Genel olarak bu tartışmalar temelinde 3’üncü Tevgera Ciwanên Şoreşger Kongresi’nde alınan kararlar şu şekildedir:
1-Tevgera Ciwanên Şoreşger Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü tüm çalışmalarının ve mücadelesinin merkezi haline getirecek. Önder Apo’nun paradigma ve ideolojisinden yola çıkarak tüm dünyaya yayılacak pratik, ideolojik ve örgütsel mücadele devam edilecektir.
2- Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü için Ortadoğu düzeyinde bir kampanya başlatılacaktır.
3- Tüm gençlik örgütlerinin Önder Apo’nun fikir ve görüşlerini Suriye ve Ortadoğu’da tanınması ve yayılması için toplantılar, çalıştaylar ve uluslararası seminerler düzenlenmelidir.
4- “Werin Cenga Azadiyê” sloganıyla Tevgera Ciwanên Şoreşger, tüm faaliyetlerini “Dem Dema Azadiyê ye” kampanyasının başarısı temelinde yürütecektir.
5- Tevgera Ciwanên Şoreşger tüm faaliyetlerini devrimci halk savaşını örgütleme temelinde yürütecek ve bu stratejide kesin bir başarı görecektir.
6- Kapitalist modernitenin yaşam biçimine karşı devrimci kültürün yaşam biçimi geliştirilecek ve bu temelde yaşamın her alanında kendini örgütleyerek bu bilinci inşa etmek için başta eğitm olmak üzere birçok çalışma yürütülecek.
7- Özel savaşa ve ajamlık, uyuşturucu kullanımı, fuhuş, saldırı ve şiddete karşı istihbarat ve eğitim faaliyetleri yürütülecek. Aktif bir eylem çizgisi geliştirilecek.
8- Faşist Türk devletine ve tüm işgal saldırıları ile işgalci güçlere karşı aktif bir mücadele yürütülecektir. Bu amaçla kapitalist ve işgalci sisteme karşı tüm gençlik örgütleriyle ittifaklar kurulacaktır.
9- Efrîn, Serêkanî ve Grê Sipî; işgal altındaki toprakları kurtarmak için faşist, işgalci ve soykırımcı Türk devletine karşı her alanda ve her zaman mücadele edilecektir.