Wan – Halklar Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması amacıyla Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve Halkların Demokratik Partisi ( HDP) Colemêrg Milletvekili Leyla Güven’in başlattığı açlık grevi eylemi 155’nci gününe girerken, açlık grevine cezaevlerindeki tutsaklarda destek vermeye devam ediyor. Binleri aşan tutsak açlık grevine girerken devletin sessiz kalmasına tepki gösteren tutsak yakınları, Wan’da HDP İpekyolu ilçe binasında 3 günlük açlık grevi eylemi başlattı.
Eyleme, HDP Wan Milletvekili Muazzez Orhan, HDP İpekyolu ve Tuşba ilçe eşbakanları, HDP Wan İl eşbaşkanları Ümit Dede ve Yadişen Karabulak, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Wan İl Eşbaşkanı Ökkeş Kawa, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) üyesi Mukkades Karakoç, Tutuklu Aileler Derneği (TUAYDER) eşbaşkanları ve HDP Gençlik Meclisi üyeleri katıldı.
Eylem öncesinde açıklama yapan Muazzez, “Hakkari milletvekili Sayın Leyla Güven’in PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridin kaldırılmasına yönelik başlattığı açlık grevinin 155’nci günü. 155 gündür maalesef tamamı ile yaşam hakkının ihlali olan tecride yönelik başlatılan bu eylem duyulmadı, görünmedi ve gerekli adımlar atılmadı. Bugün Türkiye’deki bütün cezaevlerinde 5 bini aşkın siyasi tutuklu süresiz ve dönüşümsüz açlık grevine devam etmekte. 1 Mart’tan itibaren başlayan Diyarbakır milletvekilimiz Sayın Dersim Dağ ve 8 Mart itibariyle Van milletvekillerimiz Tayip Temel ve Murat Sarısaç da katıldı” diye kaydetti.
‘Tecrit insanlık suçudur’
Muazzez devamında açlık grevlerine karşı sessizliğe ses vermek için 3 günlük bir açlık grevinin başlatılacağını belirterek, “Buradan tekrar tüm yetkililere sesleniyoruz! Tecrit bir insanlık suçudur. Yaşam hakkının ihlalidir. Cezaevlerinde 7 tutuklu fedai bir eylemle yaşamına son vererek bu tecride dikkat çekmek istedi. Ancak hala devlet, yetkililer, Adalet Bakanlığı bu sesi duymamaya, bu açlık grevlerine ilişkin bir yasal adım atmama yönünde direnmektir” dedi.
Adalet Bakanlığı’na ve yetkililere çağrıda bulunan Muazzez son olarak şunları söyledi:
“Biz buradan bir kez daha sesleniyoruz daha kötü sonuçlar çıkmadan, toplumsal barışın daha da kötü gitmemesi, halkların barış içinde birlikte yaşamasının önünün açılması için sadece temel hak olan insan haklarının hayata geçmesi yine kanunların uygulanması Ceza İnfaz Kanunu’nun yerine getirilmesinin talebinin bir an önce karşılık bulmasını ve gereken adımların atılması gerektiğini bir kez daha ifade ediyoruz. Bu açlık grevlerinin bu toplumdaki duyarsızlığın son bulması nedeniyle buradan başlatılan açlık grevleri eylemleri devam edecektir. Tüm toplumun tüm kesimi tüm demokratik güçleri bu sese ses olmayan bu sesi duyurmaya ve tamamı ile insan hakları olan ve temel yaşam hakkı olan, tecridin kaldırılmasına yönelik adımların atılması için bu sesi büyütmeye davet ediyoruz. Barış kardeşlik, birlikte aynı ülkede demokratik bir yaşamın inşası Ancak bu tecridin kırılmasıyla gerçekleştirilecektir. Tecrit Karanlığa götürür. Bu açlık grevlerinin sonlanması için Bizler buradan tekrar ses olmaya güç olmaya destek olmaya geldik tüm yetkililere bir kez daha çağırıyoruz bir an önce adım atılmalı kanunlar yerine getirilmelidir bu insan suçuna son verilmelidir.”
Açıklamanın ardından aileler, “Biji berxwedana zindana” ve “Siyasi tutsaklar onurumuzdur” sloganlarını attı.