HABER MERKEZİ
Şu anda Kürt kamuoyunun en temel gündemi Rojava ve ulusal birlik çalışmalarıdır. Özellikle Türk devletinin Rojava’ya saldırısı tüm Kürt halkı ve siyasi güçlerinin büyük çoğunluğu tarafından tüm Kürtlere yönelik bir tehdit olarak görüldü. Türk devletinin Kürt düşmanlığında öncü olduğu gerçeği tüm çıplaklığıyla açığa çıktı. Kobanê Arap’tır, Kerkük Kürt şehri değildir, şu bu bölge Arap’tır diyerek işgaline gerekçe arayan bir soykırımcı güçle karşı karşıya olunduğu görüldü. Bu da Kürt halkında ulusal birlik ihtiyacının acil olduğu düşüncesini güçlendirmiştir.
Şu bir gerçek ki, Kürdistan’ın bölünmüşlüğü ulusal gündemlerde, siyasal yaklaşımlarda ve olaylara bakışta kimi farklılıklar ortaya çıkarmıştır. Bunların bir kısmı objektif durumdan kaynaklı anlaşılırdır. Ancak bir kısmı ise ulusal gerçeklikten, ulusal çıkarlardan kopma; yada Kürdistan’ın diğer parçalarını düşünmeyen dar parçacı düşünme yaklaşımlarından ileri gelmektedir. Kuşkusuz her parçanın özgünlükleri var; Kürt halkının özgür ve demokratik yaşama kavuşması için 4 parçayı birleştirmek ve devlet olmak gerekmiyor. Ancak tüm Kürtlerin özgür ve demokratik yaşama kavuşması için birbirlerine karşı duymaları gereken sorumlulukları var. Öte yandan Kürt inkarcılığının hala sürmesi, Kürt düşmanlarının bir araya gelerek her parçadaki Kürt halkının özgürlük mücadelesini boğma anlayışları da Kürtler arası birliği ve birbirlerine karşı sorumluluk duymalarını gerektirmektedir. Yine Kürt’ü soykırıma uğratmak isteyen, bu nedenle Kürdistan’ın tüm parçalarında Kürtlerin özgür ve demokratik yaşamına karşı düşmanlık yapan bir Türk devlet gerçeği bulunmaktadır. Başta Bakurê Kürdistan’da olmak üzere Kürdistan’ın tümünde bir çözüm gerçekleşmeden tüm Kürtlerin özgür ve demokratik yaşamı güvencede olmayacağı gerçekliği vardır. Öte yandan Kürtlerin her parçada özgür ve demokratik yaşama kavuşması için en başta da diğer parçalardaki Kürtlerin desteğini alması zorunludur. Her parçadaki mücadele Kürtlerin desteğinin ve birliğinin gücünü arkasına almadan hangi ittifak ve desteğe güvenebilir. Yada her şeyden önce Kürt halkının birliğinden gelen güçten destek alması gerekmez mi?
Tüm bu gerçeklikler ulusal birlik ihtiyacını ortaya çıkardığı gibi 1. Dünya Savaşında Kürt soykırımı üzerine kurulmuş eski Ortadoğu dengelerinin ve statükosunun yıkıldığı; Ortadoğu’nun yeni dengeleri ve statükosunu aradığı bir dönemde Kürtler arasındaki birliğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç vardır. Kürtlerin parçalanması ve soykırımı üzerine kurulu eski Ortadoğu dengelerinin ve statükosunun yıkılması Kürtlerin özgür ve demokratik yaşamı için büyük fırsatlar ortaya çıkarmıştır. Özellikle Kürtlerin Kürdistan’ın 4 parçasında gerçekleştirdikleri örgütlülükler, oluşturdukları askeri ve siyasi güç, bu temelde yürüttükleri mücadele Kürtlere yeni dengelerin kurulma mücadelesinin yürütüldüğü 3. Dünya Savaşı koşullarında büyük kazanma imkanları sunmaktadır. Bunun için de Kürtlerin en başta ulusal birliklerini sağlaması gerekmektedir. Çünkü soykırımcı sömürgeci güçler ve tüm Kürt düşmanları Kürtlerin parçalanmışlığından yararlanarak Kürtlerin bu fırsatları değerlendirmesinin önüne geçmek, hatta 3. Dünya Savaşı koşullarını Kürt soykırımını derinleştirmek ve tamamlamak için kullanmak istemektedirler. Bu gerçeklik fırsatlar kadar tehlikelerin de büyük olduğunu gözler önüne sermektedir.
Kürtler bugün birlik olmayacak da ne zaman olacak denilen bir süreçten geçmekteyiz. Eğer bu dönemde Kürtler ulusal birliklerini sağlayıp; özgür ve demokratik yaşam mücadelesinde birbirlerinden güç alamazlarsa tarihi bir gaflet içine düşmüş olacaklardır. Bu dönemin karakteri dikkate alındığında bu gaflet Kürt siyasi güçlerini tarihi bir ihanet konumuyla karşı karşıya bırakır. Niyetler ne olursa olsun objektif olarak içine düşülecek durum budur.
Halkta ulusal birlik konusunda bir sorun kalmamıştır. Onlarca yıldır yürütülen mücadele Kürt halkında ulusal duyguları geliştirmiştir. Halkın duyguları suni sınırları aşarak birleşmiştir. Halk zaten her fırsatta bu ulusal duygularını açığa vurmaktadır. Kürdistan’ın bir parçasındaki mücadeleye yada herhangi bir saldırıya Kürdistan’ın her parçasındaki halkımız gereken duyarlılığı göstermektedir. Ancak partiler ve siyasi güçler halktaki bu birlik duygusunu bir kongre ve bir ortak siyasi irade haline getiremiyorlar. Rêber Apo’nun 2013’taki çağrıları ve çabalarıyla ulusal birlik ve ulusal konferans konusunda siyasi güçler açısından belli düzeyde bir ilerleme sağlandıysa da bu çalışma akamete uğramış, sonuca götürülememiştir. Bu çalışmada aktif yer alan Ezidilerin Mam Zeki’si Zeki Şengali’yi de saygı ve minnetle anıyorum.
Şu anda Kürt halkındaki ulusal birlik özlemi ve ihtiyacı 2013’ten daha yüksek hale gelmiştir. Tüm siyasi güçleri ulusal birliğe ve konferansa zorlayacak bir halk ve Kürt kamuoyu baskısı oluşmuş bulunmaktadır. Sanatçıların ve aydınların bu konuda aktif rol oynamaları ulusal birlik ve kongre çalışmalarına bir ivme ve hız kazandıracaktır. Lozan’daki yürüyüş ve konser verme çok olumlu olmuştur. Bu açıdan Kürt sanatçılarının ve aydınlarının bu çabalarını da saygıyla selamlıyoruz.
Bakurê Kürdistan’da son dönemde Kürt siyasi partileri ve siyasi güçlerinde oluşan ve toplum tarafından da desteklenen ulusal birlik çabaları da takdir edilecek düzeydedir. Rojava’da da bu yönlü çabalar artmakta; Türk işgaline karşı çıkma temelinde bir ulusal birlik yaratma konusunda olumlu gelişmeler yaşanmaktadır. Başur’da Türk işgali karşısında halkın ve tüm siyasi parçaların ulusal birlik tutumu ve ulusal çalıştay çağrıları çok önemliydi. Doğu Kürdistanlı siyasi güçler de çeşitli toplantılarla bu yönlü eğilim ve iradelerini ortaya koymaktadırlar.
KNK, Kürdistan’da ciddi bir siyasal ve askeri mücadelenin ortaya çıktığı, düşman saldırılarının arttığı bir dönemde yaptığı kongre ile ulusal birlik konusunda çok önemli kararlar aldı. Tüm Kürt halkındaki ulusal birlik duygularının tercümanı olarak ulusal birlik çağrısını yaptı. KNK’nin çalışmaları ve çabaları da ulusal birlik eğiliminin güçlenmesini sağlamıştır.
Kuşkusuz 4 parça Kürdistan’daki siyasi partilerin, demokratik toplum kuruluşlarının, kadın ve gençlik gibi toplumsal güçlerin, halkın vicdanı olan aydınların ve sanatçıların bir araya gelerek bir ulusal kongre gerçekleştirmeleri arzulanan bir tercihtir. Ancak Kürdistan’ın 4 parçaya bölünmesi ve bunun getirdiği kimi farklı siyasi gündem ve ilişkilerdeki farklılıklar böyle bir ulusal kongre ve birliğin yaratılmasında sıkıntılar ortaya çıkarmaktadır. Kuşkusuz bunlar bir ulusal kongreyi gerçekleştirmeyi engellememelidir. Ancak her parçanın gerçekliğinin ortaya çıkardığı bazı öncelikler ve farklılıklar ortak anlayışı geliştirmede sorunlar ortaya çıkarmakta; sonuçta bir yerde tıkanmayla karşılaşılmaktadır. Bu açıdan bu durumu aşacak bir yol ve yöntem geliştirmek gerekir. Sorunları çözmede her zaman yol, yöntem ve izlenen metodun da önemli rolü olmaktadır.
Yeni yöntemde ilk önce her parçada ulusal birliği gerçekleştirme hedef alınmalıdır. Böylece hiçbir siyasi güç farklı parça olmanın getirdiği kimi gerekçeleri ve takınılan tutumları ortaya koyamaz. Aksine aynı parçada benzer sorunları yaşama, aynı güçlere karşı mücadele etme gerçeği o parçadaki birliği kolaylaştırır. Parça bazında böyle bir adım atma genel ulusal birliği sağlamada da kolaylıklar sağlayacaktır. Öte yandan genel bir kongrede bazı siyasi güçlerin diğer parçalardaki siyasi güçlerden etkilenme, bu temelde çalışmalarda sorun çıkarma durumları da parça bazındaki birlik çalışmalarında yapılacak konferansla aşılmış olacaktır. Parça bazında gerçekleştirilecek bir çalışma o parçadaki acil sorunlarda birliği ve ortak tutumu da sağlar. Özcesi parçalarda birlik sağlamak genel bir birlik ve kongreden daha kolaydır. Bu sağlanırsa 4 parçadaki siyasi güçlerin birliği ve genel bir ulusal kongre önündeki engeller de önemli oranda ortadan kalkar. Parçalar için çözüm bulunduğundan genel ulusal kongre ağırlıklı olarak tüm parçalar ve Kürtler arsındaki birliği ve bunun gerektirdiği adımları tartışır, böylece daha kolay ortak sonuçlara varma imkanı doğar.
Kuşkusuz her parçada ulusal birlik ve ulusal konferans çalışmaları yürütülürken genel ulusal birlik ve kongre tartışmaları ve çalışmaları da yürütülür. Genel ulusal birlik ve kongre çalışmaları hiçbir biçimde gündemden düşürülmez. En azından Kürt örgütleri arsındaki, parça örgütleri arasındaki sorunların çözümü için çabalar da sürdürülür. Ancak genel ulusal kongre ve birlik çalışmalarının gerçekleşebilmesi ve başarısı açısından her parçada ulusal birlik çalışmalarının acil olarak gündeme alınması ve gerçekleştirilmesi önem kazanmaktadır. Biz bu metodolojik değişimin ulusal birlik ve ulusal kongre konusunda ortaya çıkan sorunların ve pürüzlerin ortadan kalkmasında rol oynayacağına inanıyoruz.
Kürt sanatçılarının Lozan’da başlattığı çalışmaları Kürdistan’ın diğer parçalarında sürdürme kararı çok önemlidir. Toplumun vicdanı olarak siyasi güçler üzerinde önemli etkisi olacaktır. Halkımızın desteğini alan sanatçıların hem her parçadaki hem de geneldeki ulusal birliğin gerçekleşmesinde önemli roller oynayacakları tartışmasızdır.
Bakur’daki toplantı da bu çalışmalara büyük güç katacaktır. Kürdistan’ın en büyük parçası olan Bakur’da ulusal birliğin güçlenmesi tüm parçalardaki ve geneldeki birliği sağlamada çok etkili olacaktır. Zaten toplumda birlik sağlanmıştır. Bakur’daki çalışma toplumdaki birliği ve bunun siyasiler üzerindeki etkisini daha önemli gördüklerini yansıtmıştır. Bunu da önemli görüyor; çalışmalarında başarılar diliyoruz.
Onlarca yıldır ulusal birlik ve ulusal kongre tüm Kürt halkının özlemi ve siyasi güçlerin talebiydi. Ancak bu talep ilk defa bu düzeyde daha fazla toplumsallaşmış, siyasi güçleri içine almış ve Kürt halkının temel gündemi haline gelmiştir. Bu düzeyde gündemleşen bir talebin de gerçekleşmesinin zor olmayacağını düşünüyoruz. Halkın bu talebi ve ısrarı her engeli aşacaktır.
Mustafa Karasu
Kaynak: Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi