HABER MERKEZİ –
“Tarih; 16 Nisan 1999… Dêrsim’in Dinar vadisine 14 can düşer, 14 çiçek ekilir. Bu canlardan ve çiçeklerden biri Berçem’dir. Berçem 1980 yılında Hozat’ta doğar. 12 Temmuz 1995 yılında Hozat’ta gerillaya katılır. 16 Nisan 1999 yılında Dersim’in Dinar vadisinde eylem sonrası çıkan çatışmada 13 yoldaşıyla birlikte şahadete ulaşır.”
Ve bugün şehadetinin 13. yıldönümü. Berçem’in ve 13 yoldaşının şahsında tüm devrim şehitlerinin önünde saygıyla eğiliyorum. Anılarına bağlı kalacağımın ve mücadelelerini yükselteceğimin sözünü veriyorum.
Tarih; 30 Aralık 2011… Dêrsim’in Rabat vadisine 8 can düşer, 8 çiçek ekilir. Bu canlardan ve çiçeklerden biri Aziz’dir. Aziz, 1970 yılında Hozat’ta doğar. 1972 yılında ailesi Dêrsim’den Kayseri’ye sürgün edilir. 1993 yılında İstanbul’dan gerillaya katılır. 30 Aralık 2011 yılında Dêrsim’in Rabat vadisinde ıkan çatışmada 7 yoldaşıyla birlikte şehadete ulaşır. Aziz, Berçem’in yeğenidir. Berçem, Aziz’in küçük teyzesidir. Aziz ve 7 yoldaşının şahsında tüm devrim şehitlerinin önünde saygıyla eğiliyorum. Anılarına bağlı kalacağımın ve mücadelelerini yükselteceğimin sözünü veriyorum.
Acı ayrılığın içimde açtığı büyük boşluğa dalınca önce şöyle bir inanılmaz ürkekleşiyorum. Bir an bu büyük boşluğun doldurduğu özlem denizinde yüzmeyi beceremiyorum. Özlem denizinde sağa sola sürükleniyorum. İlahi bir gücün beni kıyıya atmasını arzuyla diliyorum. Ve derken denize karışan yeni bir nehrin akıntısıyla birden cesaret buluyorum. Özgür zamanların anlamını akıtan bu nehir, özlemi içinde eriterek var olan boşluğu anlamla dolduruyor. Anlam acımı hafifletiyor, anlam uzaklığın dayanılmaz acısını dindiriyor, anlam bana büyük bir güç ve irade oluyor. Anlam özgürlük bilincimi keskinleştiriyor, mücadele azmimi büyütüyor.
Bilir misiniz bilmem, ama bazı acıların kelimeleri de kalemi de farklı olur. Her acının kimliği aynı olmaz. Her acı aynı yerden çıkmaz, aynı yataktan akmaz, aynı denize karışmaz. Bazı acılar vardır ki kirli kalemlerin sildiği zamanların özleminden fışkırır, paralel, ama özgür zamanların içinde yatağını oluşturur ve suları masmavi denizlerde acısız yaşamlar doğurur.
Gidenlerin yokluğu acıtır insanı, büyük bir boşluk yaratır yüreğin derinliğinde, ama bu öyle bir boşluktur ki, içine gizlediği anlam damlalarıyla asi ruhları çoğaltıp durur. Gidenin gidişiyle doğurduğu anlam, hemen olmasa da kısa bir süre sonra o boşluğu doldurur. Anlam yeni bir can olur, acıya teselli olur, yaşam olur milyonlara!
Yaşamın tüketildiği zamanlara yaşam olmak yüreklerden derin acıyı siler, ayrılık özlemini dindirir, boşluğu kapatır, mesafeyi kaldırır, canı cana kavuşturur. Özgürlüğe, sevgiyi, bağlılığı, tutkuyu daha bir harlatır ve daha bir büyütür.
Bilir misiniz bilmem, ama her devrimcinin şehadeti yeni bir yaşam yaratır. Devrimci öldükçe çoğalır, öldükçe yaşar. Ölümü, her ölüme benzemez. O ölürken yeniden doğar, çoğalır, yayılır. Ölümü çoğalmayı, yücelmeyi, büyümeyi getirir. Ölümü, uğruna ölecek kadar sevdiği yaşama, milyonların bağlılığını, inancını, direncini getirir. Ölümü özgürlük direnişini besler, büyütür. Ölümü özgürlük mücadelesine özsu olur, zalime ise azrail olur.
Berçem Nisan kadar güzel, coşkulu, heyecanlı, cesur, asi, gururlu! Umudun, sevginin, onurun bileşkesi! Berçem, Nisan’ın başını kaldıran ilk çiçeği, patlayan ilk tomurcuğu, kaynağını yararak fışkıran ilk suyu, yüzleri okşayarak esen ilk rüzgarı, yeşillenmiş toprağa düşen ilk yağmur damlası!… Berçem, uçurumlarda sesi yankılanan Dersim kadınının intikam nişanesi, umut, güven ve huzur abidesi!..
Aziz, Aralık karı kadar temiz ve pak! Ak ve duru! Adı gibi Aziz, adı gibi soylu, onurlu, yiğit! Ülke özlemiyle büyüyen, katliam hikayeleriyle gelişen, sürgünlere alışamayan alışmayı ihanet sayan insan güzeli bir insan!.. Hasret dolu yılların ardından ekilmek için gitti Dêrsim’e, eksiğini gidermek, tamamlanmak için. ‘‘Eksiğim, Dêrsim’de büyüyemediğim için eksik hissediyorum kendimi, tamamlanmalıyım’’ diyordu. Evet dediği oldu, tamamlandı can yoldaşım! Tamamlandı tüm yoldaşlarının halkının sevgilisi, katledilen Dersim, Kürdistan insanının intikam, umut, onur abidesi!..
Berçem Dinar’da, Aziz Rabat’ta düştü toprağa! Birbirine yakın, birbirine dost, birbirine yoldaş! Yoldaşlarıyla birlikte verdikleri direniş Dêrsim’e, Kürdistan’a taze bir kan, taze bir soluk oldu! Direnişleri onurlu Kürt’ün direniş geleneğine yeni bir damar, yeni bir can oldu! Direniş büyüdü, direniş güçlendi, direniş özgür yaşamı doğurmaya bir adım kaldı!
Tekrardan anıları önünde büyük bir saygıyla sevgiyle eğiliyorum. Mücadelelerini özgür ve demokratik yaşam sistemiyle zafere taşıyacağımızın sözünü veriyorum.